Bugün Yeni
Olanlar

Arşiv

DSWS Hakkında
DEUK Hakkında
Yardım

DİĞER DİLLER
İngilizce
Almanca
Fransızca
İtalyanca
İspanyolca
Portekizce
Lehçe
Çekce
Rusça
Sırp-Hırvat dili
Endonezyaca
Singalaca
Tamilce

ANA BAŞLIKLAR

Dünya ekonomik krizi, kapitalizmin başarısızlığı ve sosyalizmin gerekliliği
SEP/DSWS/TEUÖ bölgesel konferanslarında kabul edilen karar önergesi

Bush, Türkiye’ye Irak’ta PKK’ya saldırması için yeşil ışık yaktı
Türk-Kürt çatışmasındaki tarihsel ve siyasi sorunlar

Asya’da tsunami: neden hiçbir uyarı yapılmadı

Mehring Books’tan yeni bir kitap: Amerikan Demokrasisinin Krizi: 2000 ve 2004 Başkanlık seçimleri

Livio Maitan (1923-2004):
eleştirel bir değerlendirme

Belçika: Yeni hükümet evrensel savaş suçları yasasını ıskartaya çıkardı

Richard Tyler
17 Temmuz 2003

Yeni Belçika hükümetinin ilk icraatı Belçika mahkemelerine soykırım, savaş suçları ve "insanlığa karşı işlenen suçları" nerede işlendiğine ve kurbanların ve suçu işleyenlerin milliyetlerine bakmaksızın yargılama hakkı veren yasayı yürürlükten kaldırmak oldu.

1993 yılında kabul edilmiş olan evrensel yargılama hakkı aralarında eski başkan George Bush'un, Devlet Bakanı Colin Powell'ın ve ABD generali Tommy Franks'ın, İsrail başbakanı Ariel Şaron'un ve Britanya başbakanı Tony Blair'in de bulunduğu bir dizi uluslararası siyasetçi ve askeri figür hakkında dava açılmasını sağladı.

Başbakan Verhofstadt "Evrensel yargılanma yasasını değiştirmek bu hükümetin bir önceliğidir" dedi. Sözüne sadık kalarak 12 Temmuzda Kral II. Albert tarafından ant içirildikten hemen sonra, yeni atanan bakanlar toplandılar ve yasayı yürürlükten kaldırmak konusunda anlaştılar.

İnsan Hakları İzleme Brüksel sözcüsü Geraldine Mattioli yapılan bu hareketten dolayı duyduğu üzüntü ve şoku dile getirdi. Mattioli "Beni üzen şey Amerika Birleşik Devletleri'nden ve İsrail'den gelen siyasi baskılar karşısında bizlerin korkunç suçlar karşısında, kurbanlara adalet sağlamayı öngören hukukun çıkış noktasını bütünüyle unutmuş olmamızdır" dedi.

Belçika'nın İnsan Hakları Birliği'nden Dan Van Raemdonck "Bu açık bir hayal kırıklığıdır" dedi ve Uluslararası Af Örgütü'nin Belçika şubesinden Jan Brocatus bu hareketi "insan hakları için büyük bir geriye gidiş" olarak tanımladı.

Diplomatik çevrelerde bu tür bir hoşnutsuzluğa rastlanmadı. İsrail hükümet sözcüsü Avi Panzer AFP basın ajansına şöyle dedi: "Bu adli sapkınlığın ortadan kalkması karşısında mutlu olmamamız mümkün değil." Şubat ayında İsrail büyükelçisini "danışma amacıyla" geri çağırmıştı ve diplomatik çevreler iki ülke arasındaki "gerilimler"den söz ediyorlardı.

Bir ABD Devlet Bakanlığı sözcüsü ise daha ihtiyatlı konuştu: "Belçika Bankalar Kurulu'nun konuyla ilgili olarak yeni bir yasa taslağını onayladığını biliyoruz. Bu yasa taslağını inceleyeceğiz. Şu an bir yorum yapmak için erken."

Bununla birlikte yasanın yürürlükten kaldırılmasının Washington'un damgasını taşıdığından şüphe edilemez. Yasanın yürürlükten kaldırılması kararını yorumlayan baş yazısında Belçikalı günlük gazete Le Soir yeni NATO genel merkezinin Brüksel'de inşası ile ilgili olarak "sertleşen Amerikan tehditlerinden" söz ediyor.

Mayıs ayında son savaşta öldürülen Iraklıların akrabaları adına General Tommy Franks aleyhinde dava açıldığında Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, ABD'nin mevcut genel merkezde ittifak toplantılarını boykot edebileceği uyarısını yaparak, NATO'nun yeni genel merkezi için ayrılan 352 milyon $'lık fonu dondurdu. Hakkında dava açılmış olan Devlet Bakanı Colin Powell'da yasayı Belçika'nın uluslararası bir merkez olarak konumunu "tehlikeye atabilecek ciddi bir sorun" olduğunu söyledi.

Verhofstadt eski yasanın yerine hükümetinin sadece Belçika vatandaşları ile ilgili olan, ya da kurban veya suçluların iddia edilen suçun işlendiği sırada en az üç yıldır Belçika'da yaşıyor olanlarla ilgili davaları içeren yeni bir soykırım yasası sunacağını söyledi. Gelecekte, sadece Belçikalı soykırım kurbanları federal savcının (hükümetin atadığı biri) desteğiyle dava açabilecekler.

Verhofstadt, (Belçika askerlerinin ölüdürüldüğü) Rwanda, (eski diktatör Hissène Habré'ye karşı dava açılmış olan) Çad ve (Belçikalı papazın 1970'lerin sonunda öldürüldüğü) Guatemala ile ilgili davaların devam edeceğini söylemesine karşın, mevcut davaların tamamına yakını düşecek.

Basının Başkan Bush'un şüphelerinin giderilmesinin mümkün olmaması durumunda ne olacağını sorması üzerine Verhofstadt şöyle dedi; "Bush endişelenmemelidir. Uluslararası kuruluşların yeri olan Belçika diğer Avrupa ülkeleriyle aynı yasayı kabul etmiş durumdadır."

Belçika gerçekten de diğer Avrupa ülkeleriyle aynı yasayı kabul etti…ABD'nin gücünün hak olduğu yasasını.