World Socialist Web Site


Bugün Yeni
Olanlar

Haber ve Analiz
Tarih
Sanat Eleştirisi
Polemikler
Bilim
Bildiriler
Röportajlar
Okur Mektupları

Arşiv

DSWS Hakkında
DEUK Hakkında
Yardım

DİĞER DİLLER
İngilizce

Almanca
Fransızca
İtalyanca
İspanyolca
Portekizce
Lehçe
Çekce
Rusça
Sırp-Hırvat dili
Endonezyaca
Singalaca
Tamilce


ANA BAŞLIKLAR

Dünya ekonomik krizi, kapitalizmin başarısızlığı ve sosyalizmin gerekliliği
SEP/DSWS/TEUÖ bölgesel konferanslarında kabul edilen karar önergesi

Bush, Türkiye’ye Irak’ta PKK’ya saldırması için yeşil ışık yaktı
Türk-Kürt çatışmasındaki tarihsel ve siyasi sorunlar

Asya’da tsunami: neden hiçbir uyarı yapılmadı

Mehring Books’tan yeni bir kitap: Amerikan Demokrasisinin Krizi: 2000 ve 2004 Başkanlık seçimleri

Livio Maitan (1923-2004):
eleştirel bir değerlendirme

  DSWS : DSWS/TR : Haber ve Analiz : Bölgesel haberler : Avrupa Birliği

Yazıcıya hazırla

İntihar saldırıları Yemen’de yüzden fazla kişiyi öldürdü

Niles Williamson
30 Mart 2015
İngilizce’den çeviri (21 Mart 2015)

Yemen’deki iç savaş, Cuma günü, haftalık ibadetin en yoğun olduğu sırada, başkent Sana’daki Husi camilerinde, Irak ve Şam İslam Devleti’nin (IŞİD) Yemen şubesinin üstlendiği intihar saldırılarıyla birlikte, ivme kazanarak kötüleşmeye devam etti.

IŞİD, savaşçılarından dördünün, Sana’daki Badr ve Hashush camilerinde kendilerini patlattığını iddia ediyor. Ülkenin kuzeyinde Husilerin kontrolünde bulunan Saada ilindeki bir camiye yönelik üçüncü bir saldırı güvenlik güçleri tarafından önlendi.

En az 142 kişinin öldüğü ve yüzlercesinin yaralandığı saldırı, son yıllarda Yemen’deki sivillere yönelik saldırıların en ölümcüllerinden biriydi. Zeydi Şii mezhebine mensup olan Husiler, IŞİD’i de kapsayan Sünni Selefi köktendinciler tarafından kafir olarak görülüyorlar.

IŞİD’e bağlı örgüt tarafından internette yayımlanan bir ses kaydı, Cuma günkü saldırının Husilere yönelik saldırılarda “buzdağının görünen ucu” olduğunu belirtti. Açıklama, “Müşrik Husiler şunu bilsin ki, İslam Devleti askerleri onların kökünü kazıyana kadar dinlenmeyecekler ve durmayacaklar.” uyarısında bulundu.

Cuma [saldırısı], IŞİD’e bağlı güçlerin, Yemen devletini parçalanmakla tehdit eden çok yönlü mezhep savaşındaki bilinen ilk baskınına işaret ediyor. Yemen şubesinin varlığı ilk olarak geçtiğimiz yılın Kasım ayında IŞİD lideri Ebu Bekir el-Bağdadi tarafından ilan edilmişti.

Husi milisler, Devlet Başkanı Avdu Rabbuh Mansour Hadi’nin Ocak ayında zorla istifa ettirilmesinin ardından başkent üzerindeki kontrollerini sağlamlaştırmış durumdalar. Husiler Eylül’den beri başkenti ellerinde tutuyorlar ve yılın başında devlet başkanlığı sarayını ele geçirdiler. Hadi, geçtiğimiz ay, Sana’daki ev hapsinden kaçtı ve Yemen’in güneyindeki Aden’de bulunan memleketine gitti. O, bunun ardından, hala Yemen Devlet Başkanı olduğunu ve Husi rejiminin anayasaya aykırı olduğunu ilan etti.

IŞİD’in saldırısı, Husiler, Hadi ve 2012’de kitlesel protestolar karşısında iktidarı devretmeye zorlanan eski uzun süreli diktatör Ali Abdullah Salih’e sadık güçler arasında ülkedeki egemenlik uğruna tırmanan mezhep savaşının ortasında gerçekleşti. Şu anda Etiyopya’da sürgünde olan Salih, Husileri destekliyor ve ülkedeki etkisini kendisine sadık kalan Özel Güvenlik Güçleri (SSF) mensupları üzerinden sergiliyor.

Salih’e bağlı güçler, Hadi’nin SSF komutanını görevden alma girişiminden günler sonra, Perşembe günü, Aden’deki uluslararası havaalanına bir saldırı başlattılar. Hadi’nin güçleri saldırıyı geri püskürtmeyi başardılar ve SSF üssünü ele geçirdiler. Salih’e bağlı güçlerin kontrolü altındaki jetler, Perşembe günkü gerilemeye, Cuma günü, Hadi’nin Aden’deki yerleşkesini bombalayarak karşılık verdiler.

Yemen, hızla, Amerikan emperyalizmi ile bölgesel güçler Suudi Arabistan ve İran eliyle canlandırılan çok sayıda mezhepsel grup arasındaki kaotik çatışmanın içine sürükleniyor. ABD, 2012’de, iktidarın Salih’ten Hadi’ye geçmesini desteklemişti. ABD, o zamandan beri kendi insansız hava araçları operasyonunu ve CIA ile diğer özel casusların ülkedeki varlığını sürdürmek için Husilerle birlikte çalışıyor. Suudi Arabistan, Sünni aşiretlere ve El Kaide güçlerine Husileri devirme mücadelesinde destek veriyor. Bu arada İran, hem Husileri hem de Hadi’yi koltuğundan etmeye çalışan Salih’i destekliyor.

El Kaide üyesi Ensar El Şeriat’a bağlı güçlerin, durumu daha da tırmandıracak şekilde, Cuma günü, ülkenin güneyindeki El Huta’da kontrolü ele geçirdiği bildirildi. Yemen güvenlik güçleri, El Kaide militanları ve diğer ayrılıkçı savaşçılar arasındaki çatışma, en az 27 Yemen askerinin ölümüyle sonuçlandı.

ABD hükümeti, 2002’den beri, Arap Yarımadası El Kaidesi (AYEK) üyelerine karşı insansız hava aracı ve Cruise füzesi saldırıları sürdürüyor. Araştırmacı Gazetecilik Bürosu’nun tahminlerine göre, 2002 ile 2015 yılları arasında, ABD’nin doğrulanmış insansız hava aracı saldırılarında, 96’sı sivil, en az 639 insan öldürüldü.

Shabwa ilinde 1 Mart’ta gerçekleştirilen, rapor edilmiş son insansız hava aracı saldırısında, en az üç kişi öldürüldü. Saldırı, AYEK militanları Bayda ilinde Husi milislerle çatışma halindeyken gerçekleşti.

Yemen, okyanus ötesi taşımacılık gemilerinin Mısır’daki Süveyş Kanalı’na erişim sağladığı, stratejik deniz yolu Bab’ül Mendep’in kıyısında, jeo-stratejik açıdan yaşamsal önemde bir konumda bulunuyor. Bu nedenle, dünya petrolünün ve diğer ticaret mallarının önemli bir kısmı Yemen’den geçiyor.

Çeşitli taraflar arasında yıllardır süren savaş, Arap dünyasının en yoksulları arasında yer alan Yemen’in tamamında ciddi bir insani krize yol açmış durumda. Petrol, benzin, elektrik ve iletişim altyapısına yönelik sürekli saldırılar ekonomik gelişmeyi ağır şekilde etkilemiş durumda. Yemen’deki yoksulluk oranı, 2009’da yüzde 42 iken, 2012 yılında yüzde 54’ün üstüne çıktı. Ülke ekonomisi, 2011’de yaklaşık yüzde 13 küçüldükten bu yana kayda değmeyecek bir büyüme yaşadı.

 

Sayfanın başı

Okuyucularımız: DSWS yorumlarınızı bekliyor. Lütfen e-posta gönderin.



Telif Hakkı 1998-2017
Dünya Sosyalist Web Sitesi
Bütün hakları saklıdır