World Socialist Web Site


Bugün Yeni
Olanlar

Haber ve Analiz
Tarih
Sanat Eleştirisi
Polemikler
Bilim
Bildiriler
Röportajlar
Okur Mektupları

Arşiv

DSWS Hakkında
DEUK Hakkında
Yardım

DİĞER DİLLER
İngilizce

Almanca
Fransızca
İtalyanca
İspanyolca
Portekizce
Lehçe
Çekce
Rusça
Sırp-Hırvat dili
Endonezyaca
Singalaca
Tamilce


ANA BAŞLIKLAR

Dünya ekonomik krizi, kapitalizmin başarısızlığı ve sosyalizmin gerekliliği
SEP/DSWS/TEUÖ bölgesel konferanslarında kabul edilen karar önergesi

Bush, Türkiye’ye Irak’ta PKK’ya saldırması için yeşil ışık yaktı
Türk-Kürt çatışmasındaki tarihsel ve siyasi sorunlar

Asya’da tsunami: neden hiçbir uyarı yapılmadı

Mehring Books’tan yeni bir kitap: Amerikan Demokrasisinin Krizi: 2000 ve 2004 Başkanlık seçimleri

Livio Maitan (1923-2004):
eleştirel bir değerlendirme

  DSWS : DSWS/TR : Haber ve Analiz : Bölgesel haberler : Avrupa Birliği

Yazıcıya hazırla

Britanya, Ukrayna’ya askeri eğitmenler göndermede ABD’ye ve Polonya’ya katılıyor

Jean Shaoul
9 Mart 2015
İngilizce’den çeviri (26 Şubat 2015)

Cumhurbaşkanı David Cameron, Britanya’nın, Ukrayna’ya askeri “danışman” ve “öldürücü olmayan nitelikte yardım” göndereceğini açıkladı. Savunma kaynaklarına göre, amaç, ülkenin doğusundaki ayrılıkçı güçler tarafından yenilgiye uğratılmış olan Ukraynalı askerlerin “hayatta kalma kabiliyetini arttırmak”.

Bu hamle, büyük ölçüde, ordu ve siyaset kurumundan gelen, Britanya'nın uluslararası alandaki varlığının neredeyse görünmez hale geldiği eleştirilerine yanıt olarak, Mayıs ayında yapılacak genel seçimler öncesinde, Cameron tarafından elini güçlendirmek üzere atılmış bir adım olarak görülüyor. Bir parlamento komisyonu, hükümeti, Ukrayna’daki durumla ilgilenirken “etkin ya da yeterince görünür” olmadığı gerekçesiyle açıkça suçlamıştı.

Daha da önemlisi, bu hamle, Washington ile Londra’nın, Rusya’ya karşı Ukrayna’yı silahlandırmaya ve Rusya, Fransa, Almanya ve Ukrayna hükümetleri arasında bu ayın başında Minsk’te imzalanan ateşkesin altını daha fazla oymaya kararlı olduğunu gösteriyor.

Britanya'nın eğitici kuvvetler göndermesi, bir ABD taburunun Ukraynalı birlikleri eğitmek üzere sevk edilmesine ve diğer NATO ülkelerinin onu izleyeceği yönündeki beklentilere denk düşmektedir.

Önde gelen Avrupalı yetkililer, ABD’nin, bu ayın başında, Kiev’deki sağcı yönetimi doğrudan silahlandırabileceğini açıklamasının ardından, dünyanın NATO ile Rusya arasında yaşanacak “topyekün” bir savaşın eşiğinde olduğunu kabul ettiler. Londra, Ukrayna’yı saldırganca silahlandırma konusunda ABD ve Polonya hükümetlerinin yanında yer alıyor ve dünya savaşı riskini arttırıyor.

Polonya Savunma Bakanlığı yetkilisi Boguslaw Pacek, dün, Varşova’nın, Ukraynalı astsubayların eğitimine yardımcı olmak üzere askeri danışmanlar göndereceğini açıkladı.

Ukrayna hükümeti, aynı zamanda, ABD’nin Ortadoğu’daki kilit müttefiklerinden biri olan Birleşik Arap Emirlikleri’nden de (BAE) askeri destek almaya çalışıyor.

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Rusya’yı ayrılıkçılara destek vermekle ve Minsk ateşkesine sadık kalmamakla suçladı. Oysa oradaki çatışmanın sakinleştiğini kendisi itiraf etmişti. Moskova’nın daha fazla yaptırımla karşı karşıya kalacağı uyarılarını yineleyen Kerry, “Bugüne kadar ne Rusya ne de onun desteklediği güçler kendi taahhütlerine uygun davrandılar” dedi.

Cameron, “Şu anda yapmamız gereken, Putin’e ve Rusya’ya, yaşananların asla kabul edilemez olduğuna dair mümkün olan en güçlü mesajı vermektir. Ateşkesin korunması gerekiyor ve eğer bunu yapmazlarsa daha ağır sonuçlar, daha fazla yaptırım, daha fazla önlem olacak.” taahhüdünde bulundu.

Bu açıklamadan kısa süre sonra, Kraliyet Hava Kuvvetleri’ne ait jetler Cornwall kıyılarında görülen iki Rus askeri uçağını takibe almak için havalandı; bununla birlikte, hem Başbakan hem de Savunma Bakanı Michael Fallon, uçakların Britanya hava sahasına girmemiş olduklarını kabul etti.

Britanya, önümüzdeki birkaç hafta içinde komuta usulleri, taktik istihbarat, muharebe alanı ilk yardımı, lojistik, kentsel operasyonların planlanması ve gerçekleştirilmesi konularında eğitim vermek üzere, Ukrayna’nın batısına yetmiş beş eğitimci gönderiyor. Onlar, piyade birliklerinin eğitim ihtiyaçlarını da değerlendirecekler.

Britanya, Ukrayna’ya, NATO tatbikatlarının bir parçası olarak asker konuşlandırmıştı. Bu, oradaki ilk açık Britanya askeri misyonudur.

Fallon, bunun daha geniş bir askeri konuşlanmanın başlangıcı olduğunu inkar etti ve misyonda herhangi bir genişleme olmayacağını iddia etti. O, “Ukrayna’ya savaşçı güçler göndermiyoruz ve böyle bir şey yapmayacağız” dedi ve ekledi: “İhtiyacı olan bir dostumuzun yardımına gitmemiz gerekiyor.”

Bununla birlikte, Fallon, hemen ardından, Salı günü yaptığı açıklamaya ek olarak, görevlilerin, başka ne tür eğitimlere gereksinim duyulduğuna baktıklarını kabul etti.

O, ayrıca, Ukrayna hükümetinin, her türden askeri donanım talep ettiğini söyledi ama “şu aşamada” Britanya askeri teçhizatının “öldürücü olmayan nitelikte” olacağında ısrar etti. Bu, “öldürücü olmayan nitelikteki”teçhizatla birlikte ağır silahlar konusunun da fiilen göz önünde bulundurulduğunu gösteriyor.

Cameron, Avrupa Birliği’ne, zaten petrol fiyatlarındaki düşüş nedeniyle sallantıda olan Rusya ekonomisine kapsamlı ekonomik yaptırımları irdeleme çağrısı yaptı.

Gölge Savunma Bakanı Kevan Jones’a göre, Cameron’ın Ukrayna’ya Britanya birlikleri gönderme hamlesi İşçi Partisi tarafından destekleniyor. O, genişletilmiş bir müdahale çağrısı anlamına gelecek şekilde, planın Ukrayna’ya yönelik “kapsamlı NATO stratejisi”yle nasıl bağdaştığını; “konuşlanmanın asıl hedefi”nin ne olduğunu ve “ne zamandır” planlandığını sordu.

Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko, Salı günü, Abu Dabi’de düzenlenen IDEX askeri ticaret fuarına katıldığı sırada, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile bir askeri ve teknik işbirliği anlaşması imzaladı.

Ukrayna, Berlin ile Washington tarafından desteklenen faşistler önderliğinde bir yıl önce düzenlenen darbenin ardından, ülkenin sanayi üretiminde ağırlık sahibi olan doğu bölgesinin fiili olarak ayrılmasını takip eden süreçte, ordusunu donatmak üzere yeni silah satıcıları bulmaya zorlanmış durumda. Poroşenko, Ukrayna şirketlerinin, ordunun modernizasyonunu hızlandırmak amacıyla, on milyonlarca dolar tutarında anlaşmalar imzaladığını söyledi.

Dünyanın en büyük dördüncü silah ithalatçısı olan BAE, asıl olarak ABD’den ve ondan biraz daha az oranda Fransa’dan alım yapıyor. Dolayısıyla, Ukrayna ile BAE arasındaki herhangi bir askeri anlaşmanın ABD’nin onayını alması gerekiyor.

Kölelik koşullarında yaşamaya mahkum ettiği göçmen iş gücüne hükmeden bu yarı feodal Körfez Monarşisi, kişi başına düşen silah miktarı göz önüne alındığında, dünyanın en fazla silahlanmış ülkesidir. BAE, kendi savunma sanayisinin üretim kapasitesini arttırmaya girişti ve Kosova ile Afganistan’a asker gönderip Libya, Irak ve Suriye’ye hava saldırıları düzenleyerek, giderek daha açık bir askeri rol üstlendi.

IDEX fuarında gazetecilere konuşan Poroşenko, Washington’ın Ukrayna’ya silah sağlamayı kabul edeceğini umduğunu söyledi. Söylendiğine göre, Poroşenko, fuarda, Pentagon’un başlıca silah alıcısı [Satın Alma, Teknoloji ve Lojistikten Sorumlu Savunma Bakanlığı Müsteşarı] Frank Kendall ile buluşmayı planlamıştı.

Poroşenko, Washington ile yaptığı görüşmeler konusunda, “Oldukça yapıcı bir iletişim içerisindeyiz ve umuyoruz ki en yakın zamanda savunma silahlarının temini konusunda anlaşmaya varacağız.” diye konuştu.

 

Sayfanın başı

Okuyucularımız: DSWS yorumlarınızı bekliyor. Lütfen e-posta gönderin.



Telif Hakkı 1998-2017
Dünya Sosyalist Web Sitesi
Bütün hakları saklıdır