Bugün Yeni
Olanlar

Arşiv

DSWS Hakkında
DEUK Hakkında
Yardım

DİĞER DİLLER
İngilizce
Almanca
Fransızca
İtalyanca
İspanyolca
Portekizce
Lehçe
Çekce
Rusça
Sırp-Hırvat dili
Endonezyaca
Singalaca
Tamilce

ANA BAŞLIKLAR

Dünya ekonomik krizi, kapitalizmin başarısızlığı ve sosyalizmin gerekliliği
SEP/DSWS/TEUÖ bölgesel konferanslarında kabul edilen karar önergesi

Bush, Türkiye’ye Irak’ta PKK’ya saldırması için yeşil ışık yaktı
Türk-Kürt çatışmasındaki tarihsel ve siyasi sorunlar

Asya’da tsunami: neden hiçbir uyarı yapılmadı

Mehring Books’tan yeni bir kitap: Amerikan Demokrasisinin Krizi: 2000 ve 2004 Başkanlık seçimleri

Livio Maitan (1923-2004):
eleştirel bir değerlendirme

Yazıcıya hazırla

Berlin Özgür Üniversitesi öğrencileri sağcı Humboldt Üniversitesi profesörlerini eleştiren önergeyi kabul etti

Muhabirlerimizden
13 Temmuz 2015
İngilizce’den çeviri (8 Temmuz 2015)

Geçtiğimiz ay, Berlin Humboldt Üniversitesi (HÜ) Öğrenci Meclisi, Toplumsal Eşitlik İçin Uluslararası Gençlik ve Öğrenciler (IYSSE) tarafından sunulan, öğrencilerin Profesör Herfried Münkler ve Profesör Jörg Baberowski’nin militarizmini ve tarihsel revizyonizmini eleştirmesini savunan bir önergeyi kabul etmişti. Üç hafta sonra, Berlin’deki Özgür Üniversite (ÖÜ) öğrenciler, bu kararla dayanışmalarını ifade ettiler.

2 Temmuz Perşembe günü, 35.000’den fazla öğrencisiyle Berlin’in en büyük üniversitesi olan ÖÜ’deki Öğrenci Meclisi, ezici bir çoğunlukla karar yönünde oy kullandı. Meclisteki 45 temsilci kararı desteklerken, sadece üç kişi çekimser kaldı.

Karar, ÖÜ Genel Öğrenci Meclisi’nin web sitesinde, “Berlin ÖÜ Öğrenci Meclisi, Humboldt Üniversitesi öğrencilerinin Profesör Münkler’e yönelik eleştirisini oybirliğiyle destekiyor.” başlığı altında yayınlandı.

HÜ Öğrenci Meclisi’nde 11 Temmuz’da büyük bir çoğunlukla onaylamış olan metin, Münkler Watch internet günlüğüne ve IYSSE’ye, Münkler’in ve Baberowski’nin sağcı fikirlerini eleştirdikleri için sansür uygulanması yönündeki girişimleri “protesto ediyor”. Metin, her iki profesörü de adıyla anıyor ve öğrencileri, “kendilerini siyasi olarak ifade etmeye, egemenlik biçimlerini sorgulamaya ve Almanya’nın insanlık dışı tarihini önemsizleştirmeyi hedefleyen eğilimlere, özellikle üniversite öğretiminin içeriğine ilişkin olarak karşı çıkmaya” davet ediyor.

Şimdi, ÖÜ Öğrenci Meclisi, HÜ’de kabul edilen karar ile “dayanışmasını” ifade etmiş ve özellikle, “görüşlerin isimsiz ifade edilmesi imkanını ve bunun asli değerini” desteklemiş durumda.

“Berlin Humboldt Üniversitesi’ndeki öğrencilerin Profesör Herfried Münkler’e, onun fikirlerine, politika, ordu ve medya bağlantılarına karşı gündeme getirdiği eleştiriler ve aynı zamanda HÜ öğrencilerine yönelik sonraki medya kampanyası konusunda, 34. ÖÜ Öğrenci Meclisi, 2 Temmuz 2015’teki toplantısında, oybirliğiyle, HÜ’deki öğrenciler ile dayanışmasını ifade eden bir kararı kabul etmiştir. [Meclis] ayrıca, Münkler’in çalışmasının neden olduğu eleştirinin altını çizer.”

Açıklama, “ÖÜ Genel Öğrenci Meclisi bu düşünceleri [eleştiride ifade edilen düşünceler-çev.] desteklemekte; HÜ’nün gündeme getirilen eleştiriye yönelik baskıcı ve kabul edilemez tavrını ve eleştiriye neden olanları özellikle kınamaktadır.” diye devam ediyor.

Özgür Üniversite’deki bir IYSSE temsilcisi, oylamadan önce, öğrenci temsilcilerine, Humboldt’taki tartışmanın içeriğini ve önemini açıklayan bir konuşma yaptı.

O, ilk olarak, siyasi arka plana değindi: “Hükümet, 2014’ün başındaki Münih Güvenlik Konferansı’nda, Almanya’nın askeri kısıtlamasının sona erdiğini ilan etmişti ve o zamandan beri saldırgan bir dış politika izliyor. Üniversiteler bunda önemli bir rol oynamaktadır.”

IYSSE temsilcisi, HÜ’deki profesörler Münkler ile Baberowski’nin, Alman yeni dış politikasının açık sözlü savunucuları olduğunu belirti. Onlar hükümet ve silahlı kuvvetler ile yakın bağlara sahipler. Onlar, televizyon kanallarındaki sohbet programlarında, radyo röportajlarında, gazete yazılarında ve panel tartışmalarında açıktan açığa kendi siyasi görüşlerinin tanıtımını yapıyorlar.

IYSSE temsilcisi, bu profesörlerin aynı zamanda tarihi yeniden yazmaya çalıştığını açıkladı. Münkler, I. Dünya Savaşı’nın patlak vermesinde Almanya’nın sorumluluğunu en aza indirmeye odaklanırken, Baberowski, Nazi savunucusu tarihçi Ernst Nolte’nin geleneğini sürdürerek, Nazilerin savaş suçlarının “Bolşevik şiddet”e yönelik meşru bir tepki olarak haklı göstermeye kalkışıyor.

IYSSE temsilci, iki profesörün bazı açıklamalarından ve fikirlerinden bahsetti. Örneğin, Münkler, insansız hava aracı kullanımının açık bir destekleyicisiydi. O, Ortadaki Güç [Power in the Middle] adlı son kitabında, bir kez daha, Almanya’yı “liderlik” rolü üstlenmeye ve “Avrupa’nın şefi” haline gelmeye çağırdı.

Doğu Avrupa tarihçisi olan Baberowski, yalnızca Nolte’yi desteklemekle kalmadı, aynı zamanda Hitler’in suçlarını önemsiz gibi gösterdi. Haftalık dergi Der Spiegel’de, onun, “Nolte tarihsel olarak doğruydu” ve “Hitler psikopat değildi, o korkunç biri değildi.” ifadeleri aktarıldı.

IYSSE sözcüsü, daha sonra, iki profesörün, öğrencilerin sağcı siyasi görüşlere yönelik her türlü eleştirisini, üniversite yönetiminin ve medyanın desteğiyle nasıl bastırmaya çalıştığını anlattı. Öğrencilerin isimsiz olarak, profesörün derslerini naklettiği ve eleştirdiği Münkler Watch internet günlüğü, saldırgan bir medya kampanyasının hedefi haline gelmişti.

IYSSE sözcüsü, konuşmasını, “Daha önce, grubumuz IYSSE, siyasi sansür ve gözdağıyla karşılaşmıştı.” diye sürdürdü ve ekledi. “Bizler, toplantılarda ve açıklamalarda, Almanya’nın dış politikasının yeniden askerileştirilmesinin, üniversitelerdeki sağa doğru ideolojik dönüş ile nasıl yakın bir şekilde bağlantılı olduğunu sistematik olarak gösterdik ve Münkler ile Baberowski gibi profesörlerin oynadığı rolü açıkladık.”

IYSSE temsilcisi, konuşmasının sonunda, Öğrenci Meclisi’ni kararı desteklemeye çağırdı. “Bu, temel demokratik hakların savunusuyla ilgilidir. Öğrencilerin profesörleri, özellikle de Almanya’da herkesçe bilinen siyasi sonuçları ve berbat bir tarihi olan düşünceleri ileri sürmeleri durumunda eleştirme hakkına ve hatta görevine sahip olduğu yönündeki temel demokratik duruşu desteklemelisiniz.”

Berlin’in ikinci bir ünlü üniversitesindeki öğrencilerin kararı oybirliğiyle kabul etmesi, sadece Münkler ile Baberowski’ye karşı bir diğer darbe değildir. Bu, tüm egemen seçkinlere indirilmiş bir darbedir. Alman egemen sınıfının planları, iki dünya savaşından sonra, Almanya’yı bir kez daha askeri bir güç olarak kurmak ve onu, sıradan insanlar arasında hiçbir desteğe sahip olmaksızın Avrupa’nın “şef”i yapmaktır. Bu planlar giderek büyüyen bir muhalefet ile karşılaşıyor.