World Socialist Web Site


Bugün Yeni
Olanlar

Haber ve Analiz
Tarih
Sanat Eleştirisi
Polemikler
Bilim
Bildiriler
Röportajlar
Okur Mektupları

Arşiv

DSWS Hakkında
DEUK Hakkında
Yardım

DİĞER DİLLER
İngilizce

Almanca
Fransızca
İtalyanca
İspanyolca
Portekizce
Lehçe
Çekce
Rusça
Sırp-Hırvat dili
Endonezyaca
Singalaca
Tamilce


ANA BAŞLIKLAR

Dünya ekonomik krizi, kapitalizmin başarısızlığı ve sosyalizmin gerekliliği
SEP/DSWS/TEUÖ bölgesel konferanslarında kabul edilen karar önergesi

Bush, Türkiye’ye Irak’ta PKK’ya saldırması için yeşil ışık yaktı
Türk-Kürt çatışmasındaki tarihsel ve siyasi sorunlar

Asya’da tsunami: neden hiçbir uyarı yapılmadı

Mehring Books’tan yeni bir kitap: Amerikan Demokrasisinin Krizi: 2000 ve 2004 Başkanlık seçimleri

Livio Maitan (1923-2004):
eleştirel bir değerlendirme

  DSWS : DSWS/TR : Haber ve Analiz : Bölgesel haberler : Avrupa Birliği

Yazıcıya hazırla

Fransa Charlie Hebdo saldırısının ardından 10.000 asker görevlendiriyor

Chris Marsden
19 Ocak 2015
İngilizce’den çeviri (13 Ocak 2015)

Fransa, giderek daha fazla polis devletine benziyor.

François Hollande’ın Sosyalist Parti hükümeti, geçen hafta Charlie Hebdo dergisinin bürosuna yönelik saldırılardan ve onu izleyen market baskının ardından, 10.000 askeri sokaklara seferber etti. Said ve Şerif Kuaçi, Charlie Hebdo’nun bürolarında karikatüristleri ve çalışanları öldürmüş ve ardından Dammartin-en-Goële’deki bir sanayi tesisine yönelik baskında öldürülmüştü. Paris’in doğusundaki Porte de Vincennes’de Musevi inançlarına uygun yiyecekler satan bir marketteki diğer baskın da Amedi Kolibali’nin ölümüyle sonuçlanmıştı.

Said ve Şerif Kuaçi ile Kolibali, dördü markette (22 yaşındaki Yohan Cohen, 21 yaşındaki Yoav Hattab, 40’larında olduğu söylenen Philippe Braham ve 60’larında olduğu bildirilen Francois Michel Saada),toplam 17 kişiyi öldürdü.

Kolibali, daha önce 27 yaşındaki eğitimini yeni tamamlamış polis Clarissa Jean-Philippe’i vurarak öldürmüş. Paris’te Çarşamba günü Kolibali ile bağlantılı ayrı bir saldırıda vurulan bir koşucunun “ölümle yaşam arasında” olduğu bildirildi.

Hollande, Pazartesi günü üst düzey ordu, polis ve savunma bakanlığı yetkilileri ile yaptığı bir kriz toplantısında, Fransa’nın dört bir yanına büyük çapta askerler konuşlandırılmasını emretti.

İçişleri Bakanı Bernard Cazeneuve, Fransa’daki 717 Musevi okuluna önümüzdeki iki gün içinde 5.000’e yakın güvenlik görevlisi gönderileceğini açıkladı. Savunma Bakanı Jean-Yves Le Drian, ek güçlerin, Salı gününden itibaren hassas bölgelerde yerlerini alacaklarını belirtti ve “Seferberlik bu sabah başladı” dedi.

Le Drian konuşmasını şöyle sürdürdü: “Birliklerimiz ilk kez kendi topraklarımızda bu çapta seferber edildi. Tehdit devam ediyor ve bizim kendimizi korumamız gerekiyor. Bu, neredeyse deniz ötesi operasyonlarımızdaki kadar çok sayıda insanın harekete geçirileceği bir iç operasyondur.”

Başbakan Manuel Valls, sinagogların yanı sıra, bazıları şimdiden misilleme saldırılarında zarar gören camilerin korunacağını söyledi. Okullarda ve hapishanelerde güçlendirilmiş elektronik gözetlemeyi ve terör karşıtı operasyonları içeren başka önlemler alınmış durumda ya da alınacak. Valls, gözetleme yetkilerini arttırmaya yönelik yeni bir yasanın “üç ya da dört ay içinde” hazır olacağından söz etti.

Cazeneuve, Pazar günü, Hollande yönetiminin terörist ya da huzur bozucu faaliyetleri destekleyen faaliyetlere karşı koymak için, interneti denetlemeye yönelik daha fazla yetki peşinde koşacağını söyledi.

Ayrıca, CNN’in bir polis kaynağından aktardığına göre, hafta sonunda, “uyuyan terör hücreleri” harekete geçirildiği için, Fransız emniyet yetkililerine her zaman silah taşıma ve sosyal medyadaki hesaplarını silmeleri talimatı verilmiş. Kaynak, Kolibali’nin, Fransa’daki polis memurlarını hedefleme konusunda çok sayıda telefon görüşmesi yaptığını iddia ediyor.

Bu önlemleri haklı göstermek için kullanılan bilinen tehditler yalnızca bir avuç insanı içeriyor.

Fransız yetkililer, saldırganların, Kolibali’nin arkadaşı Hayat Bumedyen ile birlikte, kimliği henüz tespit edilmemiş en az bir suç ortağı olduğuna inandıklarını belirtiyor.

Bumedyen’in saldırıdan önce Fransa’dan ayrılmış olduğu doğrulandı. Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, onun 2 Ocak günü Madrid üzerinden İstanbul’a geldiğini ve altı gün sonra Suriye’ye geçtiğini söyledi. İstanbul Atatürk Havaalanı’ndaki kamera görüntüleri, ona Kuzey Afrikalı Mehdi Sabri Belhouchine’in eşlik ettiğini gösteriyor. Paris Savcısı Francois Molins’e göre, Bumedyen, Şerif Kuaçi’nin eşi ile 2014 yılı içinde 500 telefon konuşması yapmış.

Pazar günkü yürüyüş için Paris’e gelmiş olan İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, saldırılara ilişkin korku atmosferini, kendisini Hollande yönetimi ile anlaşmazlık içine sokacak kadar kışkırtmada önemli bir rol oynadı.

Netanyahu, yaptığı bir açıklamada, Cuma günü Musevi marketinde rehin kalan Celine Shreki ile telefonla görüştüğünü söyledi. Açıklamada, “Celine ile tüm Fransız ve Avrupalı Musevilere şunu söylemek istiyorum: İsrail Devleti sizin yalnızca dualarınızı yönelteceğiniz yer değildir. İsrail Devleti, aynı zamanda, sizin evinizdir.” deniyor.

Aşırı şekilde silahlı korumalarla çevrilmiş olan Netanyahu, marketi ziyaret etti. O, yarım milyon Musevi’nin yaşadığı Fransa’dan göçü arttırmak ve hazırlıkları denetlemek için bakanlar kurulunda özel bir komite oluşturuyor olduğunu söyledi.

İsrail Savunma Bakanı Moshe Ya’alon, Cumartesi günü, Musevilerin “yalnızca Fransa’daki değil [ama aynı zamanda] Belçika ve başka yerlerde, İsveç’te de örgütlü bir İslamcı, Musevi karşıtı saldırı altında” olduğunu belirtti ve “Museviler için en güvenilir yer, onların ulusal evidir” dedi.

İsrail medyası, Fransa’dan Musevi göçünün, 2014 yılı içinde, yaklaşık 7.000 yeni göçmenle, iki kattan fazla arttığını haber yaptı. Knesset’in [İsrail parlamentosu] Göç, Kabul ve Diaspora İşleri Komitesi’nin başkanı Yodel Razvozov, Avrupalı Musevileri kabul etmeye hazırlanmak için olağanüstü bir oturum düzenleyecek. Ha’aretz, Hollande’ın, dikkatleri Fransız ulusal birliği mesajından uzaklaştıracağı kaygısıyla, Netanyahu’ya Charlie Hebdo konusunda Pazar günü düzenlenen gösteriye katılmama çağrısı yaptığını bildirdi. Fransa’nın Ulusal Güvenlik Kurumu, bunun ardından, Netanyahu’ya karşı denge sağlamak için, Filistin Yönetimi’nin önderi Mahmud Abbas’ı davet etmeye karar vermiş.

Kolibali, bir videoda, kendilerinin El Kaide’nin Yemen kolu (Arap Yarımadası’ndaki El Kaide) adına faaliyet gösterdiklerini iddia eden Kuaçi kardeşler ile birlikte çalıştığını söylüyor. Üçüncü bir kişi tarafından çekildiği anlaşılan video, polisin bu üç silahlı kişinin olası işbirlikçilerini tespit etmesine zemin oluşturuyor.

Terör saldırılarına dahil olmuş herkes hakkındaki resmi bilgilerin kapsamına ilişkin yeni kanıtlar, Fransız devletinin olası bağlantısı ile ilgili artan kuşkuları güçlendiriyor. Kuaçi kardeşlerin ikisi de Britanya’nın ve ABD’nin terör listelerinde yer alıyor; Kolibali de, daha önce, İslamcı bir militanı hapisten kaçırma planı yapmaktan mahkum olmuştu. Kolibali, Şerif Kuaçi ile hapiste tanışmış.

ABD istihbarat birimleri, Said Kuaçi’nin, Kasım 2011’de Fransa tarafından izlemeye alınmış olduğunu ama incelemenin, söylendiğine göre, onun hiçbir açıklama yapmadan artık tehlikeli olmadığı varsayıldıktan sonra, Haziran 2014’te sona erdiğini belirttiler. Şerif Kuaçi’nin gözetimi, yine söylendiğine göre, 2013’ün sonunda bitmiş.

CNN’e göre, Said Kuaçi, 2011’de, üç ay ya da daha uzun bir süreliğine Yemen El Kaidesi ile eğitim gördüğüne inanılan Yemen’e seyahat etmiş. CNN’e konuşan ABD’li ve Yemenli istihbarat kaynaklarına göre, “Fransız istihbarat yetkilileri Şerif Kuaçi’nin de 2011’de ve 2012’de kısa süreliğine Yemen’e gitmiş olmasının kuvvetle muhtemel olduğuna inanıyorlar.”

Başlangıçta Charlie Hebdo’ya yönelik saldırıdaki üçüncü kuşkulu olarak belirlenen 18 yaşındaki Murad Hamid, Cuma gecesi, sessizce bedelsiz serbest bırakıldı. Okul arkadaşları, onun saldırıların gerçekleştiği gün sınıfta olduğunda ısrar etmişti.

Pazar günü faşist Ulusal Cephe tarafından Beaucaire’de düzenlenen bir gösteriye, 1.000’den az insan katıldı. Bildirildiğine göre, partinin önderi Marine Le Pen, etraftakiler tarafından yuhalanmış ve konuşması engellenmiş.

 

Sayfanın başı

Okuyucularımız: DSWS yorumlarınızı bekliyor. Lütfen e-posta gönderin.



Telif Hakkı 1998-2017
Dünya Sosyalist Web Sitesi
Bütün hakları saklıdır