Bugün Yeni
Olanlar

Arşiv

DSWS Hakkında
DEUK Hakkında
Yardım

DİĞER DİLLER
İngilizce
Almanca
Fransızca
İtalyanca
İspanyolca
Portekizce
Lehçe
Çekce
Rusça
Sırp-Hırvat dili
Endonezyaca
Singalaca
Tamilce

ANA BAŞLIKLAR

Dünya ekonomik krizi, kapitalizmin başarısızlığı ve sosyalizmin gerekliliği
SEP/DSWS/TEUÖ bölgesel konferanslarında kabul edilen karar önergesi

Bush, Türkiye’ye Irak’ta PKK’ya saldırması için yeşil ışık yaktı
Türk-Kürt çatışmasındaki tarihsel ve siyasi sorunlar

Asya’da tsunami: neden hiçbir uyarı yapılmadı

Mehring Books’tan yeni bir kitap: Amerikan Demokrasisinin Krizi: 2000 ve 2004 Başkanlık seçimleri

Livio Maitan (1923-2004):
eleştirel bir değerlendirme

Yazıcıya hazırla

Alman hükümeti Afganistan'da yeni savaş görevine hazırlanıyor

Johannes Stern
5 Aralık 2015
İngilizce’den çeviri (16 Kasım 2015)

Alman hükümeti, Afganistan’da konuşlandırılmış gücünü 980 personele çıkaracak şekilde 100 asker daha gönderme planları yapıyor. Bu planlar, geçen hafta, hükümet içinden kaynaklara dayanan savaş muhabiri Thomas Wiegold’un bir blog yazısında anlatıldı.

Bu haber, daha sonra, Berliner Zeitung'a "Görev değişmiş olmuyor. Fakat Bundeswehr [Alman ordusu] onu yerine getirmek için bir pozisyon almalı." diyen Almanya Sosyal Demokrat Partisi savunma sözcüsü Rainer Arnold tarafından etkin bir şekilde doğrulanmış oldu.

Spiegel Online’a göre, bakanlar kurulu, 2016 tezkeresine [18 Kasım] Çarşamba günü karar verecek. Daha sonra, Bundestag (parlamento) tezkereyi görüşecek ve ardından Noel tatili öncesi son oturumda oylama yapacak. Ayrıca, dergiye göre, Alman ordusu, Afganistan’ınkuzeyinde başlangıçta planlanandan daha uzun süre kalacak. Ülkedeki dördüncü büyük şehir olan Mezar-ı Şerif'deki eğitim görevi, en az 2016 yılı sonuna kadar devam edecek.

ABD, Ekim ayı ortasında Afganistan'dan ordusunu geri çekmeyi durdurdu. Pentagon'un yeni planları dahilinde, önümüzdeki yıl içinde yaklaşık 9800 kişilik mevcut ABD askeri birliği muhafaza edilmiş olacak. Daha önceki geri çekilme planlarının aksine, 2016 yılı sonunda ya da hatta 2017 yılının başında Amerikan askeri gücü yalnızca azaltılmış olacak.

Şimdiye kadar, Alman hükümeti ve medyanın büyük bir çoğunluğu [askeri] tırmanmanın önemini azaltmaya çalışıyorlar. Alman askerlerinin "savaş operasyonları"nda yer almayacağı iddiaları, bıktırıncaya kadar tekrarlanmıştır.

Bununla birlikte, Wieogold, Bundeswehr tezkeresinin bir noktada değiştirilebileceğini belirtiyor. Wiegold, “Yeni tezkerede, Alman kuvvetleri tarafından sağlanan Afgan danışmanlık destek düzeyi artık toplantı ve benzerleri ile sınırlı olmayacak, aynı zamanda karadaki şartlarda da mümkün olabilecek” diye yazıyor.

Yalın bir dille, bu, Alman askerlerinin kendileri tarafından eğitilmiş olan Afgan güçlerine savaş durumunda  “eşlik edebileceği” ve “danışmanlık yapabileceği” anlamına geliyor. Bu kararın sonuçlarını anlamak için bir askeri uzman olmaya gerek yok. Alman "eğitmenler" ve "danışmanlar" çatışmalara müdahil olacak ve eğer gerekirse kendilerini "savunabilecekler". Bundeswehr’in Afganistan’da yeni savaş operasyonlarının resmen duyurulması artık yalnızca bir an meselesidir.

Spiegel Online muhabiri Mathias Gebauer'un bir yorumu, kararın geniş kapsamlı sonuçlarına işaret ediyor: "Bununla birlikte, tezkerede yapılan kısa ama öz değişiklikler; bunlar, Afganistan politikasında radikal bir değişimden başka bir şey göstermemektedir. Gerçekte, hükümet, şimdi, görev için öngörülebilir bir sondan vazgeçmiştir. Bunun yerine, görevin ne kadar süreceği kararı, önümüzdeki yıllarda karadaki duruma göre alınmış olacak.”

"Karadaki durum", Kabil'deki Batı yanlısı rejim ve Batılı işgal güçleri için bir felakettir. Bu nedenle, Alman ordusu ve politikacıların önde gelenleri, son dönemde, Alman bağlılığını muazzam bir şekilde yükseltme çağrısında bulundular. İçlerinde en çok ses çıkaranı, en yüksek rütbeli Alman NATO generali ve Hollanda'nın Brunssum kentindeki NATO'nun Müttefik Kuvvetler Komutanlığı'nın başındaki Hans-Lothar Domröse’di. Domröse, kendi önderliğinde gerçekleşen "Trident Juncture" diye anılan büyük NATO tatbikatları çevresinde, angajman kurallarının yeniden gözden geçirilmesi çağrısında bulundu.

O, bu [değişikliğin] Taliban’a karşı savaş operasyonları ve hava saldırılarının yeniden başlamasını içermesi gerektiğini söyledi.  Domröse, “Bir Taliban saldırısı olduğunu görürsek, onu engelleyebilmemiz gerekir” dedi ve Spiegel Online dergisine göre, Afgan güçleri için NATO’dan askeri yardımının "bir kez daha düşünülmesini” talep etti. Bu yardımlar, "kentlere ya da askeri üslere yönelik Taliban saldırıları sırasında olası hava saldırılarına ek olarak, yerel güvenlik güçleri için keşif görüntüleri, operasyonel tavsiye ve taktiksel destek yoluyla daha iyi destek vermeyi” içerecek.

Afganistan’daki Alman askeri sayısındaki artış ve Alman ordusunun saldırgan gidişatı, Taliban’ın son aylarda artan gücüne bir yanıttır. Taliban, Eylül ayı sonunda yapılan ani bir saldırıyla Afganistan’ın kuzeyindeki Kunduz şehrini kısa bir süre için kontrol altında tutmayı başarmasından itibaren, yaygın şekilde nefret edilen Devlet Başkanı Eşref Gani’nin kukla rejimi giderek artan bir baskı altında. Ülke, yeni bir iç savaş tehdidiyle karşı karşıya. Yüz binlerce insan kaçıyor.

Kunduz'un düşüşü Alman emperyalizmi için bir felaket oldu. Şehir ve tüm bölge, yıllarca Alman kontrolü altında kaldı. Bundswehr’in, Kunduz'da büyük bir kampı bulunuyor. Afganistan'da, uzun yıllar boyunca, herhangi bir zamanda 5.350 kadar Alman askeri konuşlandırıldı ki toplamda görev alan asker sayısı 130 bin civarında. Resmi olarak 2014 yılının Aralık ayında sona eren askeri operasyon, hemen hemen 9 milyar Avroyu yuttu.

Gerhard Schröder ve Joschka Fischer yönetimindeki SDP-Yeşiller koalisyonun ABD ile yan yana Afganistan’a girmesinden 14 yıl sonra, Alman seçkinleri, "gerekirse tüm güçleriyle" Afganistan'da Alman emperyalizminin çıkarlarını savunmayı amaçlıyorlar. Savunma Bakanı Ursula von der Leyen, geçtiğimiz Çarşamba akşamı, Bundeswehr'in 60. yıldönümü için parlamento binası dışındaki "büyük askeri geçit" sırasında, "zorlu, ortaklaşa karar verilen operasyonlarda güvenilirlik" ihtiyacını yineledi.

Leyen, "Birkaç gün içinde, 20 ülke, Afganistan'da ileriye giden ortak yolu bizimle görüşmek için Berlin'e gelecek" dedi ve tehditkar bir biçimde ekledi: "Onlarca yıldır, biz Almanlar, ortaklarımızın koruma sözlerine güvendik. Buna karşılık, onlar, gerekirse bizim bütün yeteneklerimizle onlar için orada olacağımızı ve bunu gerçekleştirmek için hazırlıklar yapacağımızı umuyorlar. Bundeswehr, onların görevlerinde bunu öğrenmiştir."