World Socialist Web Site


Bugün Yeni
Olanlar

Haber ve Analiz
Tarih
Sanat Eleştirisi
Polemikler
Bilim
Bildiriler
Röportajlar
Okur Mektupları

Arşiv

DSWS Hakkında
DEUK Hakkında
Yardım

DİĞER DİLLER
İngilizce

Almanca
Fransızca
İtalyanca
İspanyolca
Portekizce
Lehçe
Çekce
Rusça
Sırp-Hırvat dili
Endonezyaca
Singalaca
Tamilce


ANA BAŞLIKLAR

Dünya ekonomik krizi, kapitalizmin başarısızlığı ve sosyalizmin gerekliliği
SEP/DSWS/TEUÖ bölgesel konferanslarında kabul edilen karar önergesi

Bush, Türkiye’ye Irak’ta PKK’ya saldırması için yeşil ışık yaktı
Türk-Kürt çatışmasındaki tarihsel ve siyasi sorunlar

Asya’da tsunami: neden hiçbir uyarı yapılmadı

Mehring Books’tan yeni bir kitap: Amerikan Demokrasisinin Krizi: 2000 ve 2004 Başkanlık seçimleri

Livio Maitan (1923-2004):
eleştirel bir değerlendirme

  DSWS : DSWS/TR : Haber ve Analiz : Bölgesel haberler : Avrupa Birliği

Yazıcıya hazırla

Avrupa otomobil sanayisinde artan işten çıkarmalar

Jan Peters
12 Kasım 2014
İngilizce’den çeviri (8 Kasım 2014)

Avrupa otomobil sanayisinin mevcut küçülmesi, sadece büyük küresel otomobil üreticilerinin sahip olduğu montaj fabrikalarındaki değil; aynı zamanda parça tedariki yapan işletmelerdeki işçileri de olumsuz etkiliyor. Volkswagen, BMW, Daimler ve diğer otomobil şirketleri, maliyetleri kısmak amacıyla, tedarikçilerden daha düşük fiyatlar talep ediyor; dolayısıyla, tedarikçiler de istihdamı azaltıyor ve çalışma koşullarına saldırıyorlar.

Ronald Berger Danışmanlık Şirketi’nin geçtiğimiz yıl yaptığı öngörülere göre, önümüzdeki dört ya da beş yıl boyunca, Batı Avrupa’daki tedarikçiler 75.000 istihdam kesintisi yapacaklar. Otomobil sanayi analisti Stefan Bratzel, Frankfurter Rundschau gazetesine, “Tedarikçilerin faaliyetleri, önümüzdeki dönemde, iki gelişme eliyle şekillenecek: uluslararasılaşma ve inovasyon” şeklinde konuştu.

Durgunluğa girmek üzere olan kıtadaki keskin maliyet düşürücü ortamdan dolayı, birçok Avrupa otomobil üreticisi ve onların tedarikçileri üretimi Doğu Avrupa’ya ve Asya’ya kaydırıyor. 2007 yılında, dünya genelindeki mali krizin başlamasından önce, Batı Avrupa’da 16 milyon araç üretiliyordu. Almanya, Fransa, Britanya, Belçika ve İspanya’daki fabrikaların kapanmasından sonra, bu sayının, 2016’ya kadar, 13 milyona düşmesi bekleniyor.

Büyük imalatçılar, giderek artan biçimde, parça üretimini tedarikçi firmalara bölerek ayrı birimler haline getiriyorlar. Sanayi analistleri, tedarikçilerin, halen, bir otomobilin değerinin yaklaşık dörtte üçünü ürettiğini tahmin ediyorlar. Otomobil üretimi daha düşük ücret arayışı içinde dışarıdan sağlandığında, tedarikçiler [onu] takip ediyor. Rusya’daki üç ve Romanya’da dört fabrikaya ek olarak, sadece Çin’de, 15 yeni otomobil fabrikası planlandı.

Baden-Württemberg’deki IG Metall sendikasından Frank Iwer, günlük gazete Die Welt’e “Otomobil şirketleri, son iki yıldır, tedarikçilerin Doğu Avrupa’dan parça sağlamasını istiyor” dedi ve ekledi: “Onlar kendi fiyatlarını hesaplarken, Romanya’da yepyeni bir fabrika kurulmasını öneriyorlar ve senin fiyatlarını bu temelde hesaplayabileceğini söylüyorlar.”

Romanya’daki işçiler, açlık ücreti sınırındaki ücretlerle otomobil üretiyorlar. Duisburg-Essen Üniversitesi’ndeki Otomotiv Araştırma Merkezi’ne (CAR) göre, Almanya’da saatlik emek maliyeti, Romanya’daki 4,80 avroya (5,99 dolar) karşılık 48,80 avro (60,90 dolar). Meksika’da saat başına emek maliyeti 7,40 avro (9.24 dolar) iken ABD’de 25,60 avro (31,95 dolar). Polonya’da, saatlik emek maliyeti, 7,50 avro (9,36 dolar) ile neredeyse Meksika’dakine eşit.

Deloitte şirketi, eğer maliyetler -özellikle de ücretler- düşürülecekse, üretimin tedarikçiler aracılığıyla dışarıdan sağlanmasının “kaçınılmaz” olduğunu ileri sürüyor. Üretimin daha düşük ücret olan alanlara kaydırılmasına, öngörülen bir iflas, birleşme ve sanayiyi yeniden yapılandıran satın alma dalgasıyla birlikte, parça sanayinde, dünya genelinde küçük çaplı bir kriz eşlik edecektir

Almanya İstatistik Kurumu’na göre, 2013 yılında, Almanya’da yaklaşık 300 bin çalışanı olan 874 otomobil tedarikçisi firma vardı. Bununla birlikte, bu tedarikçilerin yaklaşık dörtte biri, 50’den az işçiye sahipti ve onların geliri ortalama 10 milyon avro idi. Aynı zamanda, Almanya’daki en büyük 52 tedarikçinin (Bosch, ZF Friedrichshafen ve Continental gibi küresel devler de dahil) her biri, yarım milyar avrodan fazla gelir elde ettiler. Bu şirketler, şimdi, gelirlerinin en büyük kısmını Almanya dışındaki yerlerden elde etmeyi hedefliyorlar.

Büyük tedarikçiler, giderek artan sıklıkla, diğer şirketlerle birleşiyorlar. Örneğin, ZF Friedrichshafen, ABD şirketi TRW’yi 9,6 milyon avroya satın aldı.

CAR Enstitüsü’nün başkanı Ferdinand Dudenöffer, önümüzdeki beş veya yedi yıl içinde, Almanya’daki orta ölçekli tedarikçilerin yüzde 20’den fazlasının bağımsızlıklarını kaybedeceğini tahmin ediyor. O, bunun kaç işe mal olacağını söyleyemedi.

Üretimi Almanya’dan daha düşük ücretli ülkelere kaydıran tedarikçiler şunlar:

• Üretimi Macaristan’a aktarmayı planlayan, Karlsbad’da kurulu, 180 işçinin çalıştığı Harman Becker.

• Gifhorn’daki yerinden 95 işçiyi (işgücünün yaklaşık yüzde 40’ı) çıkaran ve bazı işleri Slovakya’ya kaydıran ABD’li oto tedarikçisi Inteva.

• Hildesheim’deki fabrikasından en az 400 işçiyi çıkarmayı ve üretimin büyük kısmını Macaristan’daki fabrikasına göndermeyi tasarlayan Bosch.

• Osnabrück fabrikasındaki 230 işe 2017’ye kadar son vermeyi planlayan Valmet. Bentley, BMW ve Mercedes için üstü açılabilir araba tavanı üretimi Polonya’ya taşınacak.

• Bochum’daki, 220 işi tasfiye edecek ve muhtemelen 2018’e kadar 600 kişinin istihdam edildiği tüm fabrikayı kapatacak olan Johnson Controls. ABD merkezli tedarikçi, aynı zamanda Çin’de ve Doğu Avrupa’da yeni fabrikalar inşa ediyor.

Otomobil ve oto tedarik sanayilerindeki işlerin ve çalışma koşullarının büyük ölçüde ortadan kaldırılması, IG Metall ile diğer sendikaların Almanya’daki ve tüm Avrupa’daki haince rolü sayesinde mümkün olmuştur. Sendikalar, tüm kıtadaki işçileri, işleri ve yaşam koşullarını savunmak için ortak bir mücadelede birleştirmek şöyle dursun, küresel otomobil üreticilerinin işçileri en düşük ücretlerde ve en kötü koşullarda çalışacakları dibe doğru bir yarışa zorlamasına yardım ediyorlar.

Buna karşı bir mücadelenin geliştirilmesi, kapitalizm yanlısı ve ulusalcı sendikalar ile bağların kopartılmasını; işçiler tarafından denetlenen ve uluslararası sosyalist bir stratejinin rehberlik ettiği işyeri meclislerinin ve yeni mücadele örgütlerinin inşa edilmesini gerektirmektedir.

 

Sayfanın başı

Okuyucularımız: DSWS yorumlarınızı bekliyor. Lütfen e-posta gönderin.



Telif Hakkı 1998-2017
Dünya Sosyalist Web Sitesi
Bütün hakları saklıdır