World Socialist Web Site (www.wsws.org)

www.wsws.org/tr/2014/jun2014/migr-j25.shtml

Texas’ta kayıtsız göçmenlere ait toplu mezarlar bulundu

Gabriel Black
25 Haziran 2014
İngilizce’den çeviri (23 Haziran 2014)

ABD-Meksika sınırını geçerken ölmüş göçmenlerin cesetlerinin kimliğini saptamaya çalışan antropologlar, bu hafta, şok edici bir şey buldular: Birbirinin üstüne atılmış, çöp torbalarına ve alışveriş poşetlerine tıkıştırılmış onlarca beden toplu mezarlara gömülmüştü.

Texas’ın cesetlerin bulunduğu Brooks County kasabasında, yalnızca geçtiğimiz birkaç yıl içinde, sınırı geçmeye çalışan yüzlerce insan öldü.

Bu mezarlar, ABD yönetiminin ülkeye giren göçmenlerin yaşamlarını aşağıladığının bir itirafıdır ve onların karşı karşıya olduğu dehşeti ve vahşeti yansıtmaktadır.

Keşif, Texaslı bir Kongre üyesinin, gözaltına alınmış göçmenlerin en temel temizlik koşullarının olmadığı küçük odalara doldurulduğu sınırdaki bir toplama kampında çektiği fotoğrafların ortaya çıkarmasından birkaç hafta; Obama yönetiminin kayıtsız göçmenlere, özellikle de çocuklara yönelik önlemleri yoğunlaştıracağını açıklamasından ise birkaç gün sonra gerçekleşti.

Toplu mezarlar, Baylor ve Indianapolis Üniversitesi araştırmacıları, Texas’taki Falfurrias kentinde bulunan bir mezarlıktaki göçmen cesetlerinin kimliklerini tespit etmek için, iki yıllık bir mezar açma çalışmasına başladıklarında bulundu. Onlar, Cumartesi günü, açtıkları 52 mezarda 52 ceset yerine çok sayıda cesetle doldurulmuş mezarlar bulduklarını açıkladılar. En eski mezarın tarihi 2005 yılına uzanıyor. Olay, ilk olarak, Perşembe günü, Corpus Christi Caller-Times gazetesi tarafından haber yapıldı.

Birçok mezarda, farklı insanların bedenleri ve kemikleri birbirine karışmış durumdaydı. Mezarlardan birinde, ceset torbalarındaki beş beden, küçük çöp torbalarına doldurulmuş başka kemiklerle birlikte birbiri üstüne yığılmıştı. Bir başka mezarda, üç ceset tek bir ceset torbasına sokulmuştu. Çok sayıda kalıntı birbirine karışmış olduğu için, araştırmacılar, henüz toplam ölü sayısını belirlemiş değiller.

Mezarların açılmasında çalışan adli antropologlardan Krista Latham, Corpus Christi Caller’a, “Bu benim için, kafanızda canlandıracağınız bir toplu mezar kadar şok edici ve saygısız bir şey” dedi.

Mezarlarda, sıkça, eğreti ceset torbaları kullanılmış. Kimi yerlerde, tabutların arasına sıkıştırılmış biyolojik tehlike torbalarının içinde iskeletler bulunuyor. Mezarlardan bir tanesinde, bir göçmenin, cenaze şirketinin amblemini taşıyan ve üzerinde “onur” sözcüğü yazılı bir hediye poşetinin içine sokuşturulmuş ceseti olan bir çöp torbası var. Bedenlerden bazıları herhangi bir şeyin içinde konmadan gömülmüş.

Ölülere çöp muamelesi yapılan bu dehşet verici sahne bir abartı değil. Olay yerindeki bir başka antropolog, Lori Baker, Los Angeles Times’a, “Son derece kızgınım... Bu insanların sınır boyunca kimliği tespit edilmeden gömülmüş olması düşüncesi dehşet verici. Bu, bizim görmüş olduğumuz en kötü şey ve buna son verilmeli.” dedi.

Mezarların bulunduğu Brooks County kasabasının, 16 yıldan bu yana, bulunan bedenlere ev sahipliği yaptığı söyleniyor. Şerif departmanı müdür yardımcısı Benny Martinez, Los Angeles Times’a, “her zaman bütçe kısıntıları altındayız... Belki de bedenleri gömecek para yoktu.” dedi. Martinez’e göre, kişi başına mezarlık ücreti 450 dolar.

Yerel yetkililerin yetersizlikleri ne olursa olsun, bu toplu mezarlar, Obama yönetimi tarafından uygulanan çok daha kapsamlı politikaların bir yansımasıdır. Tarihteki en çok sayıda insanı sınırdışı eden ve sınırı ölümleri arttıracak şekilde bir askeri bölgeye dönüştüren Obama, yönetime geldiğinden bu yana, kayıtsız göçmenleri acımasızca suçlu ilan etmektedir.

Göçmenler, artan hukuksal yaptırımlarla, duvarlarla ve sınırın en kolay geçilen kesimlerindeki insansız hava araçlarıyla birlikte, daha az kontrol edilen geniş çöllere ve otlaklara yönelmiş durumda. Meksika’dan ve diğer Latin Amerika devletlerinden gelen göç, ekonomik kriz ile birlikte, çarpıcı bir şekilde azalmış olmasına rağmen, sınırı geçerken ölen insan sayısı her yıl hızla artıyor.

Washington Latin Amerika Bürosu’na göre, ABD Sınır Devriyesi, 1999 yılında 250 göçmenin cesetini bulmuştu. Bu sayı, 2012 yılında 500’e yaklaştı. Güney Texas İnsan Hakları Merkezi’nin üyesi Eddie Canale, Guardian gazetesine, “Göç azalıyor ama ölümler artıyor. Olabildiğince fazla göçmeni yakalama politikasından dolayı, insanlar son derece tehlikeli bölgeleri geçmeye zorlanıyor.” dedi.

Obama yönetimi, daha geçtiğimiz Cuma günü, esasen Orta Amerika’dan gelen kayıtsız işçilerin tutuklanmasını ve sınır dışı edilmesini hızlandıracağını açıkladı. Bu plan, asıl olarak, sınırı geçen Orta Amerikalı çocuklara bir yanıt. 2014 yılında, 60.000 ile 74.000 arasında çocuğun, çoğu tek başına, sınırı geçmeye çalışırken tutuklanacağı tahmin ediliyor.

Bu önlem, Obama’nın kitlesel sınırdışı politikasının bir devamıdır. Obama yönetimi, göreve geldiği 2009’dan beri, 2 milyondan fazla kayıtsız işçiyi ve aile üyesini sınırdışı etti. Bu, bütün diğer yönetimlerin gerçekleştirdiği sınırdışıların çok üstünde, rekor bir sayıdır.

Sınırı geçerken yakalanlar ya da yerleştikten sonra gözaltına alınanlar, çok kötü ve aşağılayıcı koşullarla karşı karşıya kalıyor. Texaslı bir Kongre üyesi olan Henry Cuellar, bir ay önce, Texas’taki bir tutuklama tesisini ziyaret etmiş ve birkaç hücrenin bu koşulları gösteren fotoğraflarını yayımlamıştı.

Onun çektiği fotoğraflar, beton tabanlı metal kafeslere tıkıştırılmış çocukları gösteriyor. Çocukların kısmen birbirleri üzerinde uyuduğu odalar aşırı kalabalık. Gözaltındakiler, bazen yatakların olmadığı ve ağır şekilde havalandırılan hücrelerde tutuluyor. Fotoğraflarda, soğuk beton zeminden korunmak için tek acil durum battaniyesini kullanan çocuklar görülebiliyor.

Gözaltındakilerin sabun, diş fırçası ve hatta hijyenik ped gibi en temel temizlik ürünlerine sahip olması bile engelleniyor. Britanya’da yayımlanan Daily Mail gazetesi, 1.100’den fazla çocuğun tutulduğu bu tesislerden birine, günde üç defa sağlık görevlilerinin çağrıldığını yazdı. Hasta çocuklar diğerlerinden ayrı tutulmuyor ve onlara uygun tedavi uygulanmıyor. Yetkililer, bunun yerine, bir hücredeki hasta çocuğu diğerlerinden ayırt etmek için uyarı bandı kullanıyorlar.

Sınır Devriyesi, Cumartesi günü, hükümetin, güney Texas’taki kimi tutukluları işlemler için hava yoluyla California’ya göndermeye başlayacağını açıkladı. Hükümet, aşırı dolu gözaltı merkezlerinin yükünü hafifletmek için, her üç günde bir, çoğu kadınlardan ve çocuklardan oluşan 300 dolayında yolcuyu California’ya gönderecek.



Telif Hakkı 1998-2009, Dünya Sosyalist Web Sitesi, Bütün hakları saklıdır