|
DSWS : DSWS/TR : Haber ve Analiz : Bölgesel haberler : Avrupa Birliği
Yazıcıya hazırla
AB’nin ve aşırı sağın Ukrayna’daki hükümet kurma çabaları başarısız oldu
Alex Lantier
27 Şubat 2014
İngilizce’den çeviri (26 Şubat 2014)
Cumartesi günkü faşist darbeyle iktidarı ele geçiren Batı destekli Ukrayna muhalefetinin hükümet kurma çabaları, Washington ile AB’nin işçi sınıfına yönelik toplumsal saldırı yönündeki artan taleplerinin ve Rusya ile askeri gerilimlerin ortasında başarısız oldu.
AB dış politika şefi Catherine Ashton, farklı muhalefet partilerini bir koalisyonda bir araya getirmeyi amaçlayan iki günlük verimsiz görüşmelerin ardından Kiev’den ayrıldı. Batı medyası tarafından sinik bir şekilde bir demokrasi mücadelesi olarak selamlanan darbenin, emperyalist mali sermayenin kendi kirli diktatörlüğünü zorla kurmasına yönelik bir operasyon olduğu kanıtlanıyor. Muhalefetten yetkililer, bu hafta, Ukrayna’nın, borçlarını yeniden finanse etmesi için 35 milyar dolara ihtiyaç duyduğunu tahmin ettiler. Bununla birlikte, uluslararası bankalar, karşılayamayacağı kadar aşırı yüksek faiz oranlarını kınayan Ukrayna’ya kredi vermeyi etkili biçimde kesmişti. Bu arada, Rusya, Devlet başkanı Viktor Yanukoviç’in bir darbeyle devrilmesinin ardından, daha önce teklif etmiş olduğu 15 milyar dolarlık yardımdan vazgeçti.
AB ve Uluslararası Para Fonu (IMF) yetkilileri, iflası atlatmak için bir ya da iki milyar dolarlık bir ödeme karşılığında, tüketiciler için enerji fiyatlarına uygulanan devlet sübvansiyonlarında büyük kesintiler yapılması gibi kemer sıkma politikaları talep ediyorlar. Yanukoviç, geçtiğimiz sonbaharda, AB ile planlanmış olan ve bu tür kesintileri gerektiren bir bir ortaklık anlaşmasını imzalamayı reddetmişti. Onun, yönetimi devirebilecek toplumsal karışıklıklara yol açabileceği korkusuyla aldığı bu karar, muhalefetin gösterilerine yol açmıştı.
Şimdi, Svoboda partisi ile neo-Nazi Sağ Sektör’den faşist çetelerin desteklediği Batı yanlısı muhalefet, bu gerici ve anti-demokratik gündemi kabul ettirmeye çalışıyor. Milyarder oligark Yulya Timoşenko’nun Anavatan Partisi’nden Arseniy Yatsenyuk -ki Washington onu Ukrayna’daki tercih edilen sağcı kukla devlet başkanı olarak tanımlıyor- muhalefete, hükümete katılma ve halkın muhalefetine rağmen bankaların tekliflerini yerine getirme çağrısı yaptı. Yatsenyuk, parlamentonun önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, “Bu siyasi sorumluluğun gereği. Biliyorsunuz, bu hükümette olmak siyasi bir intihar ve bizim son derece açık ve samimi olmamız gerekiyor.” dedi.
Bu sözler, ortaya çıkan her türlü toplumsal muhalefeti ezmek için Nazizmi ve Musevi Soykırımı’nı açıkça öven Svoboda ve Sağ Sektör gibi işçi sınıfı karşıtı güçleri kullanmaya çalışan muhalefetin Ukrayna halkının isteklerine saygı duymama niyetini vurgulamaktadır.
Ukrayna’daki kamuoyuna ilişkin haberler, halkın yalnızca Yanukoviç’e değil ama aynı zamanda muhalif oligark Timoşenko’ya yönelik düşmanlığına işaret ediyor. Yaşlı bir kadın, Neue Zürcher Zeitung’a şunları söylemiş: “Onların hepsi sahtekar, biri diğerine benziyor ve Yulya [Timoşenko] onlardan daha iyi değil.”
Batılı güçlerin Ukrayna’yı Rusya’nın etki alanından koparma yönündeki hamlesi üzerine Rusya ile gerilimler tırmanıyor. Rusya Dışişleri Bakanlığı, yaptığı bir açıklamada, ABD’nin ve AB’nin Ukrayna’daki politikasına yön veren şey “Ukrayna’nın yazgısına ilişkin bir kaygı değil ama tek yanlı jeo-politik hesaplar... Çeşitli bölgelerdeki karşıt görüşlüleri ezmek için diktatörce ve bazen terörist yöntemler kullanma yönünde bir rota oluşturulmuş durumda.” dedi.
Pazartesi günü Interfax’a konuşan Rusya Başbakanı Dmitri Medvedev, Kiev’deki darbeyi kınadı: “Açıkçası, orada konuşulacak hiç kimse yok. Yönetim organlarında yeralanların meşruiyetine ilişkin büyük kuşkular var... Eğer siyah maskelerle ve Kalaşnikoflar’la Kiev’de dolananlar bir hükümet olarak değerlendiriliyorsa, bu tür bir hükümetle iş yapmak bizim için zor.”
Bununla birlikte, Medvedev, Rusya’nın Ukrayna’ya doğalgaz sağlayan yasal olarak bağlayıcı enerji anlaşmalarına saygı göstereceğini ekledi: “Yasal olarak bağlayıcı olan o anlaşmalara saygı gösterilmesi gerekiyor. Biz kişiliklerle ya da bireylerle işbirliği yapmıyoruz. Bunlar devletler arası ilişkilerdir. Biz komşuyuz, yakın uluslarız ve birbirimizden uzaklaşamayız. İmzalanmış olan her şeye itibar edilmeli. Bize göre, Ukrayna ciddi ve önemli bir ortak olmaya devam etmektedir.”
Muhalefet, ülkenin özellikle doğusunda yaygın şekilde konuşulan Rusça’nın resmi dillerden biri olma konumunu iptal etti. Kiev’deki muhalefet güçlerinin doğuyu ele geçirmesi ya da Rusya’nın Kırım’daki askeri tesislerinin yönetimini eline almaya kalkışması durumunda, Rusya’nın müdahalesini de içeren çatışmaların çıkabileceği yönünde yaygın bir korku var.
NATO’nun Avrupa’daki komutanı General Philip Breedlove, Pazartesi günü, Rusya Genelkurmay Başkanı Valeri Gerasimov ile gergin bir görüşme yaptı; her iki taraf da “Ukrayna’daki duruma ilişkin kaygılarını ifade etti.”
Bu açıklamalar, Rusya’daki Vladimir Putin yönetiminin iflasını ve Stalinist bürokrasinin 23 yıl önce SSCB’yi dağıtmasının yıkıcı jeo-stratejik sonuçlarını vurguluyor. Kendi doğalgazını Avrupa pazarına aktarmak için Ukrayna’daki boru hatlarına bağımlı olan Kremlin oligarşisi, yoz Yanukoviç yönetiminden daha fazla bir kitlesel tabana sahip değil. O, orta sınıf muhalif güçlerin benzeri sağcı provokasyonlarından ya da ABD ile müttefikleri tarafından kışkırtılan -Çeçenistan’daki türde- etnik çatışmalardan kolayca zarar görebilir durumda. Moskova, emperyalizmin aşırı sağcı vekillerinin saldırısını engellemek için askeri aygıtına başvurmaya kalkıştığı ölçüde, yalnızca NATO ile topyekün savaşı tetikleme riskini göze alacaktır.
İleriye giden tek yol, işçi sınıfını Ukrayna’da ve uluslararası düzeyde, emperyalist güçlerin tüm eski SSCB topraklarında aşırı-sağcı, yeni-sömürgeci yönetimler dayatma yönelimine karşı harekete geçirmektir. Bunun olmaması durumunda, emperyalist güçler, sağcı orta sınıf güçleri seferber ederek, nihayetinde Rusya’yı parçalamayı amaçlayan tüm bölgeyi istikrarsızlaştırma işine kararlılıkla devam edeceklerdir. ABD destekli hükümetin 2008’de Güney Osetya’daki Rus arabuluculara saldırdıktan sonra Rusya ile kısa bir savaşa girdiği eski Sovyet cumhuriyeti Gürcistan, şimdi, Ukrayna’da Yanukoviç tarafından reddedilene benzer bir AB ortaklık anlaşması başvurusunda bulunuyor..
Moskova’daki Carnegie Uluslararası Barışa Destek Kurumu’ndan Lilia Şevtsova, dünkü Süddeutsche Zeitung’da, Batı yanlısı muhalefet güçlerinin, Rusya da dahil, tüm eski SSCB topraklarında Ukrayna’dakine benzer darbe operasyonlarına hazırlandığına işaret etti.
Kiev’de faşistlerin önderliğinde gerçekleşen darbeyi, Orwell’in tarzında, “kendi önderleri ve kahramanlarıyla yeni bir ulusal öz-gerçekleştirme biçimi” olarak öven ve Ukrayna’ya NATO’ya katılma çağrısı yapan Shevtsova, şunları yazdı: “Ukrayna’nın, Sovyet sonrası zincirin en zayıf halkası olduğu kanıtlandı. Benzeri ayaklanmaların diğer ülkelerde de mümkün olduğu unutulmamalı.”
Alman hükümete Nazi yönetiminin yıkılmasından bu yana sürdürdüğü dış ve askeri politikalardaki sınırlılıkları kaldırma çağrısı yapmış olan Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck’un dış politikasına dikkat çeken Shevtsova, Berlin’in Rusya’ya karşı benzeri operasyonları destekleme olasılığını ortaya attı.
Shevtsova, “Dolayısıyla, Ukraynalılar’ın Avrupa karşısında bir kez daha hayal kırıklığına uğramayacağı; Rusya’daki demokratik güçlerin de Avrupa’ya ilişkin kendi hayal kırıklıklarının üstesinde gelebileceği umulabilir.” diye yazdı.
Sayfanın başı
Okuyucularımız: DSWS yorumlarınızı bekliyor. Lütfen e-posta gönderin.
Telif Hakkı 1998-2017
Dünya Sosyalist Web Sitesi
Bütün hakları saklıdır
|
