Bugün Yeni Olanlar
Haber ve Analiz
Tarih
Sanat Eleştirisi
Polemikler
Bilim
Bildiriler
Röportajlar
Okur Mektupları
Arşiv
DSWS Hakkında
DEUK Hakkında
Yardım
DİĞER DİLLER
İngilizce
Almanca
Fransızca
İtalyanca
İspanyolca
Portekizce
Lehçe
Çekce
Rusça
Sırp-Hırvat dili
Endonezyaca
Singalaca
Tamilce
ANA BAŞLIKLAR
Dünya ekonomik krizi, kapitalizmin başarısızlığı ve sosyalizmin gerekliliği SEP/DSWS/TEUÖ bölgesel konferanslarında kabul edilen karar önergesi
Bush, Türkiyeye Irakta PKKya saldırması için yeşil ışık yaktı Türk-Kürt çatışmasındaki tarihsel ve siyasi sorunlar
Asyada tsunami: neden hiçbir uyarı yapılmadı
Mehring Bookstan yeni bir kitap: Amerikan Demokrasisinin Krizi: 2000 ve 2004 Başkanlık seçimleri
Livio Maitan (1923-2004): eleştirel bir değerlendirme
|
|
DSWS : DSWS/TR : Haber ve Analiz : Bölgesel haberler : Amerika Birleşik Devletleri
Yazıcıya hazırla
Detroitin çöküşü: Amerikan kapitalizminin iflasının açık bir işareti
Jerry White
11 Mart 2013
İngilizceden çeviri (7 Mart 2013)
Wall Streetin mali seçkinleri, bu hafta, tam da Detroit kenti iflasa giderken ve hem eyalet hem de yerel politikacılar Yunanistan tarzı bir kemer sıkma programını genişletme planlarının ana hatlarını oluşturmaya başlarken, Dow Jones Sanayi Ortalamasında kaydedilen yeni rekoru kutladılar.
1 Mart günü, Michiganın eski girişimci kapitalist ve milyoner Cumhuriyetçi valisi Rick Snyder, Detroitte "mali acil durum" ilan etti. Bu girişim, pek yakında toplu sözleşmeleri yırtıp atacak, emeklilik tazminatlarını azaltacak, temel hizmetleri kapatacak ve şebeke suyu, kanalizasyon sistemleri, hayvanat bahçesi ve müzeler de dahil kamu varlıklarını ucuz fiyata satacak geniş yetkilere sahip bir acil durum yöneticisi atamanın zeminini oluşturmaktadır.
Bu hamle, kentin yağmalanmasını egemen sınıf için ABDde ve uluslararası düzeyde bir model olarak gören şirket medyası tarafından alkışlandı. Londra merkezliFinancial Times - Pazartesi, acil durum yöneticisi atama planını selamlayan bir makalede, "yalnızca köklü ve rağbet görmeyen bir eylem Detroitin kısır döngüsünü tersine çevirecektir"dedi.
Bankalar ve onların her iki siyasi parti içindeki satın alınmış temsilcileri için, demokratik formaliteler, her zamankinden daha büyük ölçekte kişisel servet birikiminin önünde durmamalı. Detroitte yaşanan insani sefalet, özellikle, milyoner serbest yatırım fonu yöneticilerinin elindeki vergiden muaf yerel yönetim tahvillerinin en fazla kazancı getirmesi için gerekli.
İşçi sınıfı tarafından -emeklilik, sağlık yardımı, kamu okulları, sokak aydınlatması, temizlik biçiminde- kazanılmış her kuruşun dolaylı yoldan geri alınması ve yeni bir kâr kaynağına dönüştürülmesi gerekiyor.
Detroitin yazgısı, bir bütün olarak Amerikan kapitalizminin evriminin yoğunlaşmış bir ifadesidir. Savaş sonrası parlak günlerde, kentteki otomobil fabrikalarının dünyadaki otomobillerin büyük çoğunluğunu ürettiği zamanlarda, otomotiv işçilerinin kitlesel mücadeleleri, Detroiti, ABDdeki kişi başına gelirin ve ev sahibi olma oranının en yüksek olduğu yerlerden biri haline getirmişti.
Şimdi, Detroit sokakları terk edilmiş fabrikaların paslanan bina iskeletleriyle; 79.000 dolayında terkedilmiş evle ve yeni bir otomobilden daha ucuz fiyata satılık evlerle dolu.
Amerikan egemen sınıfı, Detroitin çöküşünde kendi yansımasını; üzerinden akılalmaz ölçekte servet biriktirmiş olduğu enkazı görmektedir. ABD sanayisinin çökmesi ve egemen sınıfın son otuz yıl boyunca her zamankinden fazla asalak mali spekülasyon biçimlerine yönelmesi, işçi sınıfının işyerlerine, yaşam standartlarına ve toplumsal konumuna yönelik, her iki büyük burjuva partisi tarafından desteklenen amansız bir saldırıyla örtüşmektedir.
Bu durum bu kente özgü değil. 2008 mali çöküşü Amerikan kapitalizminin uzun süredir çürüyen temellerini açığa vurdu. O aynı zamanda, yeni bir mali aristokrasinin devasa ekonomik ve siyasi gücünü gözler önüne serdi.
Düşük gelir gruplarına yüksek faizle verilen konut kredileri balonu patladığında, Başkan Obama, Cumhuriyetçi öncelleri gibi, Wall Streete trilyonlarca dolarlık nakit para akıttı, garantiler ve gerçekte faizsiz kredi sağladı. Geçtiğimiz 4,5 yıl boyunca, krizi yaratmış olan mali aristokrasi yalnızca zararını karşılamakla kalmadı; o, yeni bir spekülatif aşırılığa girişirken, her zamankinden daha fazlasını kazanıyor.
Bu, devasa bir servetin çalışanlardan alınıp, nüfusun en zengin yüzde birine aktarılması yoluyla başarılmıştır. Nüfusun ezici çoğunluğunun gelirleri azalırken, bu yüzde birlik kesim, sözde "ekonomik iyileşme"nin ilk iki yılı içinde bütün gelirlerin yüzde 121ini cebine indirdi.
Bunun örneği, 2009da, General Motors ile Chryslerin, yeni işçiler için yüzde 50 ücret kesintisini, günde sekiz saat çalışmanın kaldırılmasını ve üretimin acımasızca hızlandırılmasını talep etmiş olan Obama yönetimi tarafından yeniden yapılandırılmasında oluşturuldu. Sonuç olarak, bu otomobil şirketleri 2012 yılında 11 milyar dolar kâr elde ettiler ve üst düzey yöneticilerine, hepsi Obamanın "ödeme çarı" tarafından onaylanan milyonlarca dolarlık ikramiyeler ödediler.
Bu arada, işe yeni başlayan bir otomobil işçisinin alım gücü 1930ların düzeyine düştü ve otomobil fabrikalarında yeni işe başlayan binlerce işçi ürettikleri arabalardan birini alamaz hale geldi. Kârların Gayrisafi Yurtiçi Hâsıladaki (GSYH) payı tarihteki en yüksek düzeyine ulaşırken, toplam ücretler GSYHnin yüzde 43,5ine indi.
Obama yönetimi, aynı zamanda, federal, eyalet ve yerel düzeylerde acımasız bir bütçe kesintisi politikasının başını çekti. 2009dan bu yana, aralarında 300.000 öğretmenin olduğu 700.000 kamu sektörü çalışanı işini yitirdi ve tahminen 4.000 kamu okulu kapatıldı. Philadelphiada, Washingtonda, Chicagoda, New Yorkta ve başka kentlerde, yüzlerce okulun kapatılmasını ve kâr amaçlı sözleşmeli okulların yayılmasını hedefleyen yetkililer, bir dizi okulun kapatılmasını talep ediyorlar.
Ulusal düzeyde, Obama yönetimi ve kongredeki Cumhuriyetçiler, federal bütçede, K-12 eğitimi [ilk ve orta öğretim], Head Startı [düşük gelirli ailelere eğitim, sağlık, beslenme yardımı içeren program], çocuk beslenmesi programını, evsizliği önleme programlarını ve uzun süreli işsizlere işsizlik yardımlarını içeren 1,2 milyar dolarlık bir kesintiyi uygulamak için "haciz" krizini kullandı. Bu, on milyonlarca emekli işçinin ve yoksulların bağlı olduğu Medicaree [yaşlılar için devlet sağlık sigortası], Medicaide [yoksullar için sağlık yardımı] ve Sosyal Sigortaya yönelik kapsamlı saldırı planlarının ilk bedelidir.
Detroitte tekrarlanan nakarat, tüm ABDdekiyle ve dünyadakiyle aynı: borsalar yükselir ve şirket kârları rekor kırarken bile modern toplumun en temel gereksinimlerini güvence altına alacak para yok.
Wall Street ve Amerikan egemen sınıfı, kutlama ve vurgun partisinde, yalnızca toplumun diğer kesimiyle ilişkisindeki asalaklığını ve savunduğu toplumsal sistemin, kapitalizmin tarihsel iflasını göstermektedir.
Sayfanın başı
Okuyucularımız: DSWS yorumlarınızı bekliyor. Lütfen e-posta gönderin.
Telif Hakkı 1998-2017
Dünya Sosyalist Web Sitesi
Bütün hakları saklıdır
|