|
DSWS : DSWS/TR : Haber ve Analiz : Bölgesel haberler : Amerika Birleşik Devletleri
Yazıcıya hazırla
SEP adayları ABD seçimlerinde önemli sayıda oy aldılar
Muhabirimiz bildiriyor
16 Aralık 2006
İngilizce’den çeviri (10 Kasım 2006)
Yaklaşık olarak 12.000 seçmen, Salı günü yapılan ABD ara dönem seçimlerinde New York, Michigan, İllinois ve Maine’de oylarını Sosyalist Eşitlik Partisi’nin adaylarına verdiler. Bu oy sayısı, seçmeleri üçüncü parti adaylarının görüşlerini öğrenmekten alıkoymaya yönelik çok sayıda sınırlamanın bulunduğu bir ortamda kayda değer bir gelişme ve sosyalist bir seçeneğin kendisine giderek daha fazla izleyici bulmakta olduğunun bir göstergesi.
New York Eyaleti’nde, SEP’in ABD Senatosu adayı Bill Van Auken’in aldığı oy sayısı, sandıkların yüzde 99’nunun sayımının tamamlandığı sırada 7.738’e ulaşmıştı. Taraftarları oy pusulasında yer alması için 25.000’e yakın imza toplamış olan Van Auken, Demokratların 2008 yılı için en önde gelen başkan adayı ve Senato’daki yerini koruyabilmek için 35 milyon dolar bağış toplamış olan Senatör Hillary Clinton’a karşı yarıştı.
Michigan 12. Kongre Seçim Bölgesinde 1.863 kişi -seçmenlerin yüzde 1’i- oylarını, Detroit’in kuzey varoşlarında ABD Temsilciler Meclisi üyesi olan ve bu koltuğu 24 yıldır elinde tutan Demokrat Parti adayı Sander Levin’e karşı seçime giren, SEP’in kongre adayı Jerome White’a verdiler.
Doğu merkez İllinois’te, SEP’in 52. Bölgeden eyalet Senatosu adayı Joe Parnarauskis, Cumhuriyetçi Parti adayı Judy Myers’i az farkla geride bırakan Demokrat Parti adayı Mike Frerichs’e karşı girdiği yarışta 1.893 adet -kullanılan toplam oyun yüzde 3,4’ü oranında- oy aldı.
Maine’de, Bangor şehrini de kapsayan 32. Seçim Bölgesinden SEP’in eyalet Senatosu adayı Eric Des Marais, 294 adet -kullanılan toplam oyun yüzde 2,27’si oranında- oy aldı.
Kaliforniya ve Oregon’daki seçim görevlileri, üçüncü parti adaylarına karşı kısıtlayıcı yasalar nedeniyle oy pusulasının dışında bırakılmalarının ardından oy pusulasına ad yazdırma [ABD seçim sistemine üçüncü partiler olarak adlandırılan küçük partiler yeterli sayıda imza toplayamadıkları durumda oy pusulasında yer alamıyorlar ve seçmenlerin bu adaya oy vermek için oy pusulasına adayın adını yazmaları gerekiyor -ç.n.] kampanyaları yürütmek zorunda kalan SEP adaylarının aldıkları oyların sayılmasının haftalar alacağını söylediler.
SEP’in, merkezinde Pasadena şehrinin yer aldığı ve bu şehre komşu olan Glendale, Burbank ve Alhambra gibi şehirlerin tamamını ya da bir bölümünü kapsayan, Kaliforniya 29. Bölgeden adayı John Burton’du. Burton seçimde, Demokrat Parti’nin önde gelen sağcılarından biri ve Bush’un militarist gündemine ve anayasal haklara karşı yaptığı saldırılara açıkça destek vermiş olan Temsilciler Meclisi üyesi Adam Schiff’e karşı yarıştı.
SEP’in, Güneybatı Portland’ı ve çevresini saran varoşları içine alan Oregon 19. Bölgede senatör Richard Devlin’e karşı eyalet Senatosu seçimine katılan adayı Christie Schaefer’di. Bu seçim bölgesinde kırk bir adet ad yazarak kullanılmış oy çıktı ancak bunların tamamının Schaefer’e verilmiş oylar olup olmadığı henüz bilinmiyor.
Salı günü ülke çapında yapılan seçim Bush yönetimine ve onun Irak’ta yürütmekte olduğu canice savaşa karşı büyük bir muhalefetin olduğunu gözler önüne sererken, SEP’e oy vermiş olan seçmenler her iki büyük sermaye partisine karşı sosyalist bir seçeneği desteklemek konusunda bilinçli bir siyasi tercih yaptılar.
SEP’in aldığı oylara daha yakından bakıldığında, emekçilerin ve gençlerin önemli kesimlerinin siyasi olarak sola kaymakta oldukları görülüyor. SEP adaylarının aldıkları oylar aynı zamanda SEP adaylarının medyanın sansürünü kırarak basında kendilerine yer ayrılmasını sağlayabildikleri ve aday forumlarına katıldıkları durumlarda aldıkları oyların arttığını gösteriyor.
Bill Van Auken, New York City’de, oy pusulasında dezavantajlı bir konumda yer almasına karşın 2.594 oy aldı. Bu oyların 1.299’u Manhattan’dan geliyor ve bu bir aydın ve öğrenci katmanının sandık başına özellikle SEP adayına oy vermek üzere gitmiş olduklarına işaret ediyor.
SEP’in yoğun bir kampanya yürüttüğü, Buffalo’nun da içinde yer aldığı Erie ilçesinde parti 550 oy kazandı. Van Auken’ın yerel ABC televizyon kanalında görüşmeye davet edildiği, Rochester’ı da içine alan Monroe ilçesinde SEP adayı 273 oy aldı.
SEP, New York’ta bir seçime eyalet çapında ilk kez oy pusulasında yer alarak katılıyor olmasına karşın, Van Auken’in aldığı oylar, Trotskizmi 1960’ların orta sınıf protesto siyaseti uğruna terk etmiş bir hareket olan ve eyalette on yıllardır seçimlere katılan Sosyalist İşçi Partisi’nin (SWP) ABD Senatosu adayını geride bıraktı. Van Auken, New York City dışında, 57 ilçenin 47’sinde SWP’den daha fazla sayıda oy aldı.
Reformist Yeşiller Partisi’nin Senato adayı New York’ta 52.017 -kullanılan toplam oyun yüzde 1’i oranında- oy topladı.
Michigan’da SEP’in kongre adayı Jerome White oylarının çoğunu -1.863 oydan 1.315’ini- Macomb ilçesinin işçi sınıfı varoşlarından aldı. 1980’li yıllarda bu bölge "Reagan Demokratlarının", yani Cumhuriyetçilerin sosyal devlet karşıtı, vergi düşmanı ve militarist sahte reçetelerinin cazibesine kapılmış, hali vakti yerinde, çoğunluğu beyaz, sendika üyesi olan insanların yaşadığı bir yerdi.
O zamandan bu yana, yalnızca son beş yıl içinde ilçedeki imalat sanayinde 27.000 işin -imalat sanayindeki işlerin yüzde 22’sinin- yok olmasıyla birlikte bu insanların durumu hızla kötüleşti, ödenmeyen konut kredileri nedeniyle konutların icra yoluyla satılmasında keskin bir artış yaşandı ve geçen yıldan bu yana aileler konut ve yiyecek yardımına muhtaç hale geldiler. Bölge aynı zamanda ortalamanın çok üzerinde sayıda gencin ve yedek askerin Irak ve Afganistan’da öldürüldüğüne ve yaralandığına tanık oldu ve bu durum savaşa karşı olan öfkeyi ve SEP’in ABD askerlerinin derhal geri çekilmesi talebine verilen desteği artırdı.
White, Macomb ilçesinde en fazla oyu birkaç otomobil fabrikasına ve GM’nin Teknoloji Merkezine ev sahipliği yapan Warren’dan (356), Clinton Township’ten (281) ve St. Clair Shores’tan (201) aldı. Macomb’a komşu olan Oakland ilçesinde en çok oyu Southfield’dan (225) elde etti. SEP adayı 12. Bölgenin tamamında Yeşillerin kongre adayını geride bıraktı.
SEP adaylarının en yüksek oranda oy aldıkları yer ise, eyalet Senatosu adayı Joe Parnarauskis’in oyların yüzde 3,41’ini topladığı İllinois oldu. Kampanya, İllinois Demokratik Parti örgütünce, Parnarauskis’i oy pusulasının dışında bırakmak üzere, toplanmış olan imzalara karşı yapılan kötü niyetli itirazı boşa çıkarmak için SEP tarafından aylarca süren mücadele sırasında büyük ilgi çekti.
Kampanyaya medyada yer verilmiş olmasının yanı sıra, Parnarauskis, gerek iki savaş ve büyük sermaye partisine, gerekse de Yeşillerin reformist programına karşı sosyalist bir alternatifi ortaya koyabildiği kimi tartışmalara ve aday forumlarına katıldı.
SEP’in İllinois’te aldığı oylar, 2004 yılında Tom Mackaman’ın, Demokrat Parti’nin kendisini oy pusulası dışında bırakmaya yönelik benzer bir girişimini yenilgiye uğratmasının ardından katıldığı eyalet yasama meclisi seçimlerinde almış olduğu 1.462 oyun üzerine çıktı.
Parnarauskisö İllinois Üniversitesi’nin bulunduğu Champaign ilçesinde oyların yüzde 4,18’ini alırken, bir kampus sandık bölgesinde oyların yüzde 11,5’ini elde etti. SEP adayı, öğrencilerin yaşadıkları yerlere ek olarak, Champaign’in işçi sınıfı bölgelerinde de çok iyi sonuçlar elde ederek bir sandık bölgesinde yüzde 6’nın üzerinde ve bir diğerinde ise yaklaşık olarak yüzde 8 oranında oy topladı.
SEP adayı, komşu şehir Urbana’da, şehrin doğusunda yer alan iki işçi sınıfı bölgesinde oyların yüzde 9’unu ve yüzde 6’sını aldı. Urbana’nın -Champaign gibi işçi sınıfı, öğrenciler ve üniversite çalışanlarının ağırlıklı olduğu- merkezinde Parnarauskis iki sandık bölgesinde yüzde 10’un üzerinde oy topladı. Ekonomik durgunluk içindeki Danville’yi ve komşusu kömür madeni kasabalarını içeren Vermilion İlçesinde SEP adayı oyların yüzde 2,48’ini aldı.
Demokrat Parti seçim sırasında, hem SEP’i oy pusulası dışında bırakmaya yönelik demokratik olmayan girişimi, hem de Parnarauskis’in Demokratların savaş yanlısı politikalarını teşhir etmesiyle büyük itibar kaybına uğramış olan eyalet Senatosu adayı Mike Frerichs’i kurtarabilmek için ABD Senatosu üyeleri Barack Obama’yı ve Dick Durban’ı 52. Bölgeye gönderdi. Sonuçta Demokrat Parti adayı seçimi 500’den biraz fazla bir oy farkıyla kazandı ve bu şekilde Demokrat Parti uzun yıllardan bu yana ilk kez doğu merkez sandalyesini elde etmiş oldu.
Cumhuriyetçi Parti, ulusal düzeyde olduğu gibi, İllinois’te de açık bir biçimde yenilgiye uğradı ve eyalet ölçeğinde yapılan hiçbir seçimi kazanamadı. Aynı zamanda her iki partiye karşı duyulan yaygın tiksinti kendisini, seçmenlerden 345.000 oy alarak, oyların yaklaşık olarak yüzde 11’ini elde eden Yeşiller Partisi vali adayı Richard Whitney’in aldığı oylar aracılığıyla ifade etti.
Irak savaşına karşı duyulan öfkenin bir diğer göstergesi ise Urbana ve Champaign’de yapılan, bağlayıcılığı olmayan bir referandumda ABD askerlerinin geri çekilmesi seçeneğinin açık farkla çoğunluğu oluşturuyor olmalarıydı. Bir başka "danışma niteliğindeki" oylamada Bush’un mahkeme önüne çıkarılması ve İllinois Ulusal Muhafızlarının savaşta kullanılmasına karşı çıkılması seçenekleri Urbana’da açık farkla çoğunluğu kazanırken, Champaign’de Bush’un mahkeme önüne çıkarılması konusunda yapılan referandumda evet oyları hayır oylarının çok az farkla gerisinde kaldı.
Nihayet, Maine’de SEP adayı Eric Des Marais, eyaletin kuzey, orta ve doğu kesimlerinin ekonomik üssü konumundaki, 31.473 nüfuslu bir şehir olan Bangor’un işçi sınıfı mahallelerinde kayda değer destek topladı. Des Maraisö 15. Bölgede toplam oyların yüzde 5’ini ve şehrin ekonomik olarak en ağır darbe almış bölgelerinden biri olan 16. Bölgede ise yüzde 3’ünü aldı.
Sosyalist bir seçeneğe bilinçli bir biçimde oy vermeye karar vermiş olan işçilerin ve gençlerin sayısı hâlâ az. İki büyük sermaye partisi sınırsız kaynaklara sahipler ve bunlar büyük şirketlerin denetimindeki haber medyası ile birlikte emekçilerin sosyalist bir seçenekle ilgili herhangi bir şey duymalarını engellemek için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Buna rağmen SEP sosyalist programıyla on binlerce emekçiye ve gence ulaştı, yüz binlerce seçim bildirisi dağıttı ve partinin adayları en acil siyasi konularla ilgili onlarca kamuoyu açıklaması yayımladılar.
Buna ek olarak SEP, bütün ülke çapında halka açık toplantılar düzenledi ve katıldığı çok sayıdaki seçim etkinliklerinde seçim sonucunda hangi parti çoğunluğu kazanırsa kazansın savaşın ve emekçilere yapılan saldırıların süreceği uyarısını yaptı. Yürüttüğümüz kampanya, halkın özlemleriyle -savaşa son verilmesi, demokratik haklara yapılan saldırılara ve toplumsal eşitsizliğe son verilmesi- Bush yönetiminin ve Kongre’deki Demokratik Parti çoğunluğunun gerici gündemi birbirine taban tabana zıt olduğundan, sosyalist bir seçeneğin temellerini atmaya yardımcı oldu.
Sayfanın başı
Okuyucularımız: DSWS yorumlarınızı bekliyor. Lütfen e-posta gönderin.
Telif Hakkı 1998-2017
Dünya Sosyalist Web Sitesi
Bütün hakları saklıdır
|
