World Socialist Web Site


Bugün Yeni
Olanlar

Haber ve Analiz
Tarih
Sanat Eleştirisi
Polemikler
Bilim
Bildiriler
Röportajlar
Okur Mektupları

Arşiv

DSWS Hakkında
DEUK Hakkında
Yardım

DİĞER DİLLER
İngilizce

Almanca
Fransızca
İtalyanca
İspanyolca
Portekizce
Lehçe
Çekce
Rusça
Sırp-Hırvat dili
Endonezyaca
Singalaca
Tamilce


ANA BAŞLIKLAR

Dünya ekonomik krizi, kapitalizmin başarısızlığı ve sosyalizmin gerekliliği
SEP/DSWS/TEUÖ bölgesel konferanslarında kabul edilen karar önergesi

Bush, Türkiye’ye Irak’ta PKK’ya saldırması için yeşil ışık yaktı
Türk-Kürt çatışmasındaki tarihsel ve siyasi sorunlar

Asya’da tsunami: neden hiçbir uyarı yapılmadı

Mehring Books’tan yeni bir kitap: Amerikan Demokrasisinin Krizi: 2000 ve 2004 Başkanlık seçimleri

Livio Maitan (1923-2004):
eleştirel bir değerlendirme

  DSWS : DSWS/TR : Röportajlar

Yazıcıya hazırla

Doğu Hindistan’da tsunamiden kurtulanlar DSWS’ye konuştular

Ram Kumar ve Sasi Kumar
10 Şubat 2005

Deprem dalgalarının 26 Aralıkta güney Hindistan’ı vurmasından on gün sonra,Dünya Sosyalist Web Site’si muhabirleri 6 Ocakta bölgeyi ziyaret ettikleri sırada hâlâ kumdan ve Nagapattinam bölgesinin yıkıntılarının altından cesetler çıkartılıyordu.

Bölgede çoğunluğu yoksul balıkçı ailelerden olan sekiz bin kişi tsunami nedeniyle yaşamını yitirdi, 73 köy hasar gördü, 36.860 ev yıkıldı ve 196.184 insan ciddi bir şekilde etkilendi. Deprem dalgaları aynı zamanda 10.200 balıkçı teknesini yok etti ve 893 tekneye hasar verdi. Şu anda Seruthur, Poompuhar ve Nagapattinam bölgelerinde 10.500’den fazla aile geçici barınaklarda yaşıyor.

20 Ocakta yayınlanan resmi verilere göre Hindistan’da tsunami nedeniyle yaşamını yitirenlerin sayısı 16.413’ü buldu -10.744 kesinleşmiş ölüm ve öldüğü varsayılan, kayıp olduğu bildirilen 5.669 insan. Hindistan iç işleri bakanlığı, tsunaminin yol açtığı toplam zararın 1.6 milyar doları bulduğunu tahmin ediyor.

Nagapattinam’da sevdiklerini yitirmiş olan insanların çoğu umutsuzluk içinde, bu insanların içinde bulundukları umutsuzluk dolu kötü duruma eyalet ve federal hükümet yetkililerinin felakete verdikleri yavaş tepki eşlik ediyor.

18 yaşındaki Ragu Çellakunçu, büyük amcasının dört küçük çocuğu da dahil olmak üzere birkaç yakın akrabasını kaybetmiş. Çellakunçu bize şunları anlattı: "Tacirler de dahil olmak üzere her Pazar günü komşu eyalet Kerala’dan yaklaşık 4.000 ile 5.000 arasında insan Keeçankuppam balık pazarına gelir. Dalgalar vurduğu zaman en az 4.000 insan yaşamını yitirmiş olmalı.

"Hükümet her aileye sadece 4.000 rupi [91 $], 60 kilogram pirinç ve bir beyaz dhoti [Hintlilerin geleneksel giysisi] dağıttı ancak her ailenin toplam kaybı 100.000 rupinin üzerinde. Eğer hükümet bu tutarın en azından yarısını verirse bizler yaşamayı sürdürebiliriz ancak bize gerekli olan bu tazminatın verileceğine inanmıyoruz."

30 yıldır balıkçılık yapan, 40 yaşındaki Mariyappan hükümetin tsunamiden kurtulanlara yönelik tutumuna eleştirel bir tavır alıyordu. "Sıradan insanlar daha fazla yardım ettiler ve başkaca destek alamadık. 10 gündür ortada hiçbir hükümet yetkilisi görünmüyor," dedi.

Mariyappan sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Keeçankuppam’da yaklaşık 1.500 insanı gömdük ve her gün yeni cesetler buluyoruz. Durum o kadar kötü ki, en az iki ya da üç ay balık avlamaya gitmemiz mümkün olmayacak. Bu sırada nasıl hayatta kalacağız?"

Akkaraipetttai’de tsunami köyünü vurduğunda annesini yitiren 27 yaşındaki Rajini Kuttian ile konuştuk. "Altmış kulübe dalgalar tarafından yok edildi. Bu evlerde yaşayan yaklaşık 250 insan vardı, yani her aileden yaklaşık dört ya da beş kişi hayatını kaybetti. Büyük kardeşimin karısı çocuklarını kurtarmaya çalışırken öldü." Bir çatının tepesini işaret ederek sözlerini sürdürdü: "Oraya ulaşabilenler kurtuldular."

Kuttian, DSWS’ye yetkililerin uygun barınma olanaklarını sağlamaları gerektiğini belirtti. Hükümet tarafından yakın akrabalar için 100.000 rupi verileceği sözünün "gerçekleşmediğini" söyledi. Sonra ekledi: "Özel ve gönüllü kuruluşlar kurbanlara daha fazla yardım ettiler."

30 yaşındaki Kumar Narayanan şöyle dedi: "Bilgisayardan televizyona ve buzdolabına varıncaya kadar evimizdeki her şeyi su alıp götürdü. Küçük kardeşim Biyo-Teknoloji Eğitimi görüyordu ve bütün kitaplarını yitirdi."

Narayanan, hükümet görevlilerini yardım malzemelerinin bir kısmını kaçırmakla suçladı: "Görevliler gönüllü örgütler tarafından bağışlanan şeylerin yarısını kendilerine alıyorlar. Yardımları yoldayken durduran kimi unsurlar var ve böylelikle yardımlar tsunamiden kurtulmuş olanlara ulaşmıyor," dedi.

28 yaşındaki Murali Dhakşina Moorthy tekneleri yok olmuş olan balıkçıların uğradıkları büyük kayıplara işaret etti: "Sıradan bir katamaran ve ağ 150.000 rupi ediyor, bir tekne yaklaşık 250.000 rupi ediyor ve bir deniz motoru yaklaşık 1.5 milyon rupi. Hükümet bize bu kayıplar karşılığında ne tür bir yardım sağlayacak?"

Moorthy de öfkeliydi çünkü hükümetin zamanında uyarı yapmış olması durumunda bu kayıplar önlenebilirdi. Balıkçılara her gün hava durumu raporlarının ve tsunami uyarılarının verilmesi gerektiğini söyledi. "Zaten yeterince balık tutamadığımız için sorunlarımız vardı ancak şimdi zamanında ağaç kabuğu yemek zorunda kalan köylüler gibi umutsuz bir durumdayız."

32 yaşındaki beş çocuk annesi PatmaVettri şöyle dedi: "En küçük oğlum ilkokul öğrenimi görüyordu ve bana başarılı olduğunu ve öğretmeninin onu sınıf başkanı yapacağını söylemişti. Tsunaminin birden bire geldiği ve onu alıp götürdüğü sırada ben evi temizlemeye yeni başlamıştım. Diğer dört çocuğum onun ölümü nedeniyle çok üzgünler ve günlerdir doğru dürüst bir şey yemediler."

Vettri kocasının sürekli bir işi olmadığını anlattı. Geçici balıkçılık işi bulabiliyor olmasına karşın, üç günlük çalışması karşısında sadece 500 rupi alıyormuş.

52 yaşında bir kuaför olan Pukazhenthi, DSWS muhabirlerine tsunamiden kurtulanların, yardımı düzgün bir biçimde, kast ve din ayrımı gözetmeksizin dağıtan gönüllü kuruluşlardan "daha fazla yardım gördüğünü" anlattı. "Ancak hükümet onların böyle yapmalarına engel olmaya çalıştı. Bu örgütlere, yapılacak yardımların hükümet kanallarından geçmesi gerektiği söylendi," dedi.

Yeni Delhi felaketle kendisinin baş edeceğini söyleyerek uluslararası yardım önerilerini geri çevirdi. Bununla birlikte tsunamiden kurtulanların birçoğunun yeterince yardım alamadıklarını gösteren kanıtların sayısı artıyor. Merkezi Hong-Kong’da bulunan Asya İnsan Hakları Komisyonu 10 Ocakta "Hindistan’da yürütülen yardım çalışmalarının içler acısı durumuyla ilgili çok derin endişe duymakta" olduklarını belirten bir açıklama yayınladı.Açıklama koordinasyon yetersizliğine, yardımların kötü yönetildiğine, yardım malzemelerinin dağıtımında ayrımcılık yapıldığına ve "cüzi" miktardaki yardımlara dikkat çekiyordu.

DSWS ekibinin gördükleri bu eleştirileri destekliyor. Hükümet yetkilileri Nagapattinam bölgesindeki tsunami mülteci merkezlerinin sayısının ulaştığı en tepe noktası olan 82’den 40’a, bu kamplarda barındırılan insanların sayısının ise 86.000’den 36.000’ne indirildiğini öne sürüyor. Ancak bu düşüş, hükümet güvenli ve uygun konut sağladığı için yaşanmadı.

Nagapattinam’da bir nikah salonunda barınan ve bir balıkçının eşi olan Bhagya Lakşmi şöyle dedi: "Son iki hafta içinde bir tapınaktan bir okula ve daha sonra da bir nikah salonuna taşındık. Şimdi bize yeniden taşınmamız gerektiğini söylüyorlar, çünkü burada evlilik işlemleri yapmak istiyorlar." Bir yandan feryat eden bebeğini sakinleştirmeye çalışırken sözlerine şunları ekledi: "Bu küçük olanıyla ve diğer oğlumla bu şekilde nasıl idare edebileceğimi bilmiyorum."

Tsunamiden etkilenmiş ailelerin daha ne kadar geçici barınaklarda yaşamaya zorlanacakları belli değil. Hükümet yetkililerine göre bölgede 38 farklı yerde 12.000 kulübe inşa edilecek. Bu yapıların yarısını -6.524 üniteyi- hükümet inşa edecek, kalanı ise Hükümet Dışı Örgütler ve diğer özel kuruluşlar tarafından sağlanacak.

Gönüllülerin yardımları

Hükümetin kayıtsızlığının aksine sıradan insanların halden anlarlığı ve sağladıkları destek çok büyük. Karnataka eyaleti’nin başkenti Bangalore yakınlarındaki bir köyde Nagapattinam’da sağ kalanlara dağıtılmak üzere para ve bir kamyon dolusu yardım malzemesi toplandı.

DSWS muhabiri bu grupta gönüllü olarak çalışan B. Şetti ile konuştu. 28 yaşındaki kablo operatörü şunları söyledi: "Hükümetin iddialarının çoğuna inanmıyorum ancak özel kuruluşlar çok yardımcı oluyorlar. Bizler bir araya geldik ve tsunamiden etkilenenler için yardım topladık ve durumu ilkelden görebilmek ve bu yardımın tsunamiden kurtulanlara verilmesini güvence altına alabilmek için doğrudan buraya geldik."

DSWS ekibi Nagapattinam’dan 10 kilometre uzaklıktaki bir başka kıyı kasabası olan ve Hıristiyanlar tarafından kutsal olarak kabul edilen Velankanni’ye gitti. Velankanni’de ölü sayısı 2.000’ne ulaşmıştı ve 1.000 kişi de kayıptı. Tsunami vurduğunda hem balıkçı aileleri, hem Velakanni kilisesine hacca gelmiş olanlar hem de kilise yakınlarındaki küçük dükkanlarda bulunanlar hayatlarını kaybetmişler.

37 yaşındaki Pathima Veerappan, Velankanni’de deniz kıyısında oyuncak ve bilezik satan standları işletiyormuş. Bütün mal varlığını -dükkanlarını ve evlerini kaybetmiş. "O gün kocam ve ben birlikte turistler için balık kızartıyorduk. Aniden dalga geldi ve bizler birbirimize tutunmaya çalıştık ancak yapamadık. Dalgalar tarafından sürüklenmeye başladım ancak hizmetlimiz olan çocuğa, Bala’ya bağırarak seslendim ve öleceğimi söyledim. O beni dışarıya çekti. Gözlerimi açtığımda giysilerim üzerimden çıkıp gitmişti ve birileri üzerimi bir çuvalla örtmüştü. Vücudumda hâlâ ağrıyan yerler var çünkü dalga tarafından sürüklenirken bir kamyonet bana çarptı.

"Noel’den sonraki gündü ve turist sayısını hesaba katarsanız ölü sayısı muhtemelen 6.000 civarında olacaktır. Ancak kilisenin papazı ve yetkililer bölgeyi ziyaret eden turist sayısının etkileyebileceği için, paniği durdurmak amacıyla rakamları düşük gösteriyorlar."

30 yaşındaki, ayda 400 rupi kazanan bir ev hizmetlisi olan Devayani Swakkanraj, tsunami nedeniyle büyük kayıplara uğramış. Kocası bölgedeki bir otelde çalışıyor. "Biz aslen Vizhupuramlıyız ancak son 20 yıldır burada yaşıyoruz. Kiralık bir evde oturuyorduk ancak şimdi bu ev yıkıldı ve kalacak bir yerimiz yok. Özel gönüllü kuruluşlardan yiyecek aldık ancak bir hasır ya da tencere almamıza yetecek kadar bile paramız yok."

Kıyıdan yüzlerce kilometre içerde, büyük bir şehir olan Tiruççirappalli’den devlet kanalizasyon işçileri, bölgenin temizlenmesine yardımcı olmak için Velankanni’ye gelmişler.

Ekibin şefi 35 yaşındaki Balu DSWS muhabirlerine şunları söyledi: "Bu bölgede her gün insan ölülerini bulup çıkartıyoruz. Bu sabah, dokuz gün sonra bile, iki tane ceset daha bulduk ve onları gömdük. Çöp ve enkaz tepeciklerinden yükselen koku korkunç.

"Birçok ceset polis tarafından ölü sayısına eklenmedi ve bize cesetleri bulur bulmaz gömme talimatı verdiler. Dolayısıyla gerçek ölü sayısı hükümet istatistiklerinde yer alandan çok daha yüksek olmalı."

Aynı zamanda bakınız
Sri Lanka’nın doğusunda tsunamiden kurtulanlar DSWS’ye konuştular
(31 Ocak 2005)
Asya’da tsunami: neden hiçbir uyarı yapılmadı
( 8 Ocak 2005)
Makalenin İngilizce orijinali
( 21 Ocak 2005)

 

Sayfanın başı

Okuyucularımız: DSWS yorumlarınızı bekliyor. Lütfen e-posta gönderin.



Telif Hakkı 1998-2017
Dünya Sosyalist Web Sitesi
Bütün hakları saklıdır