DSWS : DSWS/TR : Haber ve Analiz : İşçi mücadeleleri : Opel ve GM
Almanya: Opel 10.000den fazla otomobil işçisini işten çıkartıyor
Dietmar Henning
19 Ekim 2004
Opelin Bochumdaki fabrikasında çalışan işçiler Perşembe günü ana şirket General Motors, Almanyada 10.000 işçiyi işten çıkaracağını açıklar açıklamaz greve çıktılar. Şirket Almanya dışında, Avrupa genelindeki toplam 63.000 çalışanından 2.000ini de işten çıkaracağını açıkladı.
Ruhr bölgesinde, Bochumda yer alan fabrikalarda üretim Cuma günü de kesintiye uğradı ancak sendika-şirket yönetiminin birlikte oluşturdukları ve bütün şirketi kapsayan Betriebsratın (iş konseyi) merkezinin bulunduğu Frankfurt am Main yakınlarındaki Ruesselsheimdaki ana Opel fabrikası çalışmayı sürdürdü.
IG Metall sendikasının önderleri sendikanın şirkete karşı "üretimde aksamaya yol açmama yükümlülüğü"nden söz ederek herhangi bir resmi eylem çağrısı yapmayı reddettiler. Bunun yerine "bilgilendirme toplantıları" düzenleyeceklerini söylediler. Sendika yetkilileri çabalarını işçilerin protesto eylemleri nedeniyle üretimin aksadığı yerlerde üretimi yeniden başlatmaya yoğunlaştırdılar.
Detroitteki yönetim kurulunun aldığı karar Bochumda ve Ruesselsheimda şok etkisi yaptı. Şu anda GMnin Avrupadaki iki numarası olan Opelin eski patronu Carl-Peter Forster Perşembe günü şunları söyledi: "Planlanan önlemleri derhal uygulamaya koyma konusunda hiçbir çabadan kaçınmayacağız." GM, işten çıkarmalar ve sosyal haklarda yapılacak indirimlerle 2006 yılına kadar yarım milyar euro (623 milyon dolar) tasarruf sağlamayı amaçlıyor.
Betriebstrata göre Bochumdaki 9.600 işçiden, 3.100ü gelecek yıl olmak üzere 4.000i işten çıkartılacak. Belli ki, şu sıralarda fabrikanın bir bütün olarak kapatılması tartışılıyor. 20.000 kişinin istihdam edildiği ve bunların 5.500ünün doğrudan üretim hatlarında çalıştığı Ruesselsheimda 4.000 kadar kişinin işine son verilecek. GMye göre ayrıca Opel Powertrain gibi bölümlerden de 1.000 kişinin işine son verilecek.
GMnin rakipleri DaimlerChrysler ve Volkswagen gibi büyük çaplı işten çıkarmalar yapacağını açıklaması, şirketin artan rekabete ve özellikle Almanyada gerilemekte olan satışlara verilmiş bir tepki. Son dört yıl boyunca yeni otomobil alımları gerilerken Opel rakiplerine kıyasla daha fazla kaybeden taraf oldu. Opel bu yıl Almanyada toplam otomobil satışlarının sadece yüzde onundan daha azını gerçekleştirebildi; yüzde 9,4 oranında bir pazar payı elde etti. On yıl önce şirketin pazar payı yüzde 17 idi.
GMnin Avrupadaki yan şirketleri Opel, Saab ve Vauxhall- yıllardır zarar ediyorlar. 2004 yılının ilk dokuz ayında şirketin Avrupadaki toplam zararı 397 milyon doları buldu.
Şimdi GMnin Avrupadaki zararının bedelini ödetmek üzere çalışanlar hedef alınıyor. Bundan etkilenecek olanlar sadece Opel çalışanları olmayacak, Ruesselsheim ve Bochumda yaşayanların tümü bundan etkilenecek.
Opel tek başına bu iki şehirdeki en büyük işveren konumunda. Ruesselsheimda ki ikinci büyük şirket sadece 2.000 kişi istihdam ediyor şu anda Opelde işini kaybedenlerin yarısı kadar. Opeldeki kitlesel işten çıkartmalar yan sanayiyi oluşturan şirketlerde çalışanların sayısında büyük çaplı azaltmaya gidileceği anlamına geliyor.
Opel, 1960lı yıllarda Bochumdaki fabrikalarını inşa etmeye başladı ve bu fabrikalar 1970li ve 1980li yıllarda Ruhr Vadisindeki kömür madenlerinin kapatılması ve çelik imalathanelerindeki küçülme nedeniyle işini kaybedenlerin bir bölümüne yeni istihdam olanağı sağladı. Opel tarafından ilan edilen işten çıkartmalar şimdi Ruhrdaki sanayisizleştirilmesinin daha da derinleşmesine yol açacak. Bochum Belediye Başkanı Ottilie Scholza (Sosyal Demokrat Parti, SPD) göre Opelin kitlesel işten çıkarma kararı "bırakın dramatik olmayı, tam bir felaket" olacak.
Adam Opelin 1899 yılında dikiş makinesi ve bisiklet üretmeye başladığında Ruesselsheimda işçiler şirket yönetiminin planlarını derin bir hayal kırıklığı ve öfke ile karşılıyorlar. İşçiler aynı zamanda üretimin bir bölümün burada yapılmaya devam edeceği umudunu da ellerinden bırakmıyorlar.
Geçtiğimiz haftalarda GMnin Ruesselsheimdaki fabrikayı ya da İsveçte, Trollhaettandaki Saab fabrikasını kapatmayı planladığına dair dedikodular vardı. Şu anda bu fabrikalardan birinin ya da ötekinin kapatılması kararı şimdilik kaydıyla ertelenmiş durumda.
Yönetim kurulu başkanı Peter Augustsson, Saabın ilk başta 500 kişiyi işten çıkartacağını söyledi. Buna karşılık GM Avrupa başkanı Fritz Henderson gelecek kuşak Opel Vectranın ve Saab 9-3ün sadece tek bir fabrika tarafından üretileceğini söyledi.
Bugünkü GM planı sadece başlangıç. Haberlerde GM Baş Mali İşlerYöneticisi John Devinein işten çıkarmaları başka maliyet kısma önlemlerinin izleyeceğini söylediği bildiriliyor.
Spiegel Online işçilerin öfkesinin aynı zamanda sendika yetkilileri ve Betriebsrata da yöneldiği bildirdi: "İşçiler hem şirket yönetimini ve hem de IG Metalli pankartlarla ve bağırarak protesto ettiler. Bazı pankartların üzerinde IG Metallin Opel işçilerini sattığı yazıyordu." Westdeutsche Allgemeine Zeitung aynı zamanda Betriebsrata karşı duyulan içerlemeden söz ediyor: "Aniden bir Betriebstrat üyesi ikili ajan ve hain olmakla suçlandı."
Betriebsrat ve IG Metallin işten çıkartmaları kabul etmiş durumda. Sendikanın başkan yardımcısı Berthold Huber, Bavarian Radioya şu açıklamayı yaptı: "Bizim içimizden hiç kimse böyle bir süreçten yara almadan çıkılabileceğini düşünmüyor."
Kendisiyle yapılan bir başka görüşmede Huber şirketin içinde bulunduğu "zor durumu" anladığını söyledi ve sendikanın işbirliğine hazır olduğunu bir kez daha vurguladı. Huber eleştirilerini esas olarak şirketin açıklamayı yapış şekline şirketin her zaman olduğu gibi önce sendika ve Betriebsratla ortak bir çizgi oluşturmadan tek yanlı bir açıklama yayımlamasına yöneltti.
Opel Betriebsratlarının tamamının başkanlığını yapan ve şirketin denetim kurulunda yer alan Klaus Franz da benzer düşünceler ifade etti: "Bu durumdan personel sayısında bir azaltma yapılmadan çıkmamız söz konusu olmayacak." Franz personel azaltımının "olabildiğince küçük" tutulabilmesi için bütün olasılıkların kullanılması gerektiğini de sözlerine ekledi. Ardından da Opel personelinin mevcut fabrikalarda istihdamın sürmesini güvence altına alabilmek için "fedakarlıklar" yapmaya hazır olması gerektiğini söyleyerek ne demek istediğini açık hale getirdi.
Bochumun yer aldığı Kuzey Ren Vestfalyada eyalet hükümeti SPD ve Yeşiller tarafından oluşturulan koalisyon günlerdir işçilere destek veremeyeceğini ve vermeyeceğini söyleyip duruyor. Eyalet Başkanı Peer Steinbrueck (SPD) bir radyo görüşmesinde Opel Bochum çalışanlarına "soğukkanlılıklarını korumaları" ve grevi sona erdirmeleri çağrısı yaptı. Steinbrueck, aynı zamanda Bochumdaki işten çıkarmalara engel olamayacağını da söyledi.
Eyalet ekonomi ve istihdam bakanı ve IG Metallin Bochumdan sorumlu eski bölge sorumlusu Harald Schartau Salı günü şu açıklamayı yaptı: "Devlet parasının devreye sokulması söz konusu olmayacak. Bu hiçbir şey sağlamayacaktır."
Federal hükümetin herhangi bir destek sağlaması beklenmiyor. Bochumdan gelen ve Perşembe günü Schartau, Steinbrueck ve Opel yönetimi ile kriz görüşmelerine katılmış olan Federal Ekonomi Bakanı Wolfgang Clement (SPD), "dostça bir çözüme" ulaşılmasını umduğunu söyledi. Clement aynı şekilde Bochumdaki Opel çalışanlarını işlerinin başına geri dönmeye çağırdı. Aynı zamanda işverenlerin Almanyadaki maliyet sorunlarının üstesinden gelmeleri gerektiğini söyleyerek işten çıkartma planının gerekliliğini anladığını belirtti.
IG Metall ve Betriebsrat 19 Ekim Salı günü Avrupa çapında bir eylem günü düzenleneceğini açıkladılar. "Eylem günü"nde ne tür eylemeler yapılması planlandığı sorulunca, tüm Opel Betriebsratları Başkanı Klaus Franz işçi temsilcilerine ABDde GM fabrikalarında 1998 yılında yaşanana benzeyen bir grevden kaçınılması talimatı verildiğini söyledi.
Sayfanın başı
Okuyucularımız: DSWS yorumlarınızı bekliyor. Lütfen e-posta gönderin.
Telif Hakkı 1998-2017
Dünya Sosyalist Web Sitesi
Bütün hakları saklıdır
|